Ayazma

AYAZMA

Size bu yaz gördüğüm Ayazma Milli Parkına ait bir manzarayı anlatmak istedim.

Edirne’den Çanakkale’ye akrabalarımızın yanına gittik. Akrabamız Aydoğan Dede “Ahmet Kaan seni çok seveceğin bir yere götüreceğim” dedi. Merakla sordum. “Ayazma Milli Parkı” diye yanıtladı.

Annem, babam, kardeşim, ben Aydoğan Dede’nin arabasına bindik. Bizi Kazdağları denen ağaçlarla kaplı ormanlık bir yere götürdü. Her yer ağaçlarla kaplıydı. Aydoğan Dede bana bu bölgenin bitki türleri ve temiz havası ile meşhur olduğunu insanların bu nedenle sık sık bu bölgeyi ziyaret ettiğini anlattı. Şirin köylerin arasından geçtik. Yolumuzu keçi ve koyun sürüleri kesti. Heyecanla sürünün geçişini bekledik. Çobana el salladık, kornaya basıp selam verdik. İnsanlar çok dost canlısıydı, onlar da bize el salladılar mutluluk içinde.

Ayazma Milli Parkı girişinde bir restoranda konakladık. Karnımız o kadar acıkmış ki o güzelim köfteleri, alabalıkları hızlıca gövdeye indirdik. Kardeşim Kerem ile alabalık havuzuna baktık. Balıklar soğuk suyun içinde yüzüyorlardı.  Büyük ve küçük balıklar vardı, boy boy.

Devam ettik. Ayazma Milli Parkı içinde uygun bir yerde arabamızı park ettik. Aydoğan Dede “Ahmet Kaan şimdi en seveceğin yere geldik” dedi. Patika yoldan dikkatle aşağı doğru inmeye başladık. Yukarıdan aşağıya doğru sular akıyordu. İnsanlar patikanın kenarlarına oturmuş, hatta yatmışlardı. Suyun soğukluğundan, ağaçların gölgesinden dolayı hava çok serindi. Kardeşimle sevinçle aşağı doğru indik. Akar suyun içinde çok güzel masa ve banklar vardı. İnsanlar ayaklarını serin suya uzatıp sohbet ediyorlardı. Kardeşim Kerem ile ayakkabılarımızı attık. Hemen serin suya bastık. O da ne, su buz gibiydi! Ama biz çok sevmiştik. Sevinçle çığlık atıyorduk. Annem ve babama hastalanmamızdan kaygılanmıştı. Biz kardeşimle hiç oralı olmadık. Bu yerin adını kardeşim “Soğuk Su” koydu. “Soğuk Su! Soğuk Su!” diye neşe ile bağırıyorduk. İnsanlar mutlulukla bize bakıyordu. Ailem ile birlikte aşağıdaki hatıra fotoğraflarını çektik. Sevincimizi fotoğraflardan görebilirsiniz.

Aydoğan Dede bu yerin Ata Demirer’in meşhur Eyvah Eyvah filminin bazı sahnelerinin çekildiği yer olduğunu da anlattı. Biz Soğuk Suyu çok sevmiştik. O kadar ki burası denizden daha güzel dedik babamıza. Gelecek yaza da Soğuk Suya tekrar gitmenin hayalini kuruyoruz kardeşimle…

 

 

(Visited 96 times, 1 visits today)