Geçmişimizden Gelen Benliğimiz

Zihnimize geçmişi sil özelliği gelse çoğumuz ona basamayacaktık. İnsanın hayatta tüm yaşadıklarından vazgeçmesi demek onu yaratan olayları silmek o insanı yeniden doğmaktan başka bir şey yapmayabilirdi.

Öğrendiğime göre bizi şuan olduğumuz gibi yapan, bizi biz yapan şeyin geçmişte olaylara karşı hissettiğimiz duygu yoğunluklarıdır. Olaylara karşı verdiğimiz cevap ve bize hissettirdikleri bizim bir dahaki o tarz bir olayla karşılaştığımızda vereceğimiz cevabı etkiler. O olaya karşı hissedilen duygunun defalarca tekrarlanması ve aylar, yıllar, günler sonra bile hala o olaya karşı hissedecek olacağımız aynı duygu, bizim kişiliğimizi oluşturan etkenlerden biri. Bizi içine hapseden bu duygulara bazen travma da denebiliyor. Etkisinden yıllarca kurtulmamış olmamız ve o tek bir olay üzerine kararlar alıp ilerideki hayatımızı onun üzerine kurmamız gibi… Bunlar biz farkında olmadan olan şeyler fakat o olay hakkındaki hislerimizi değiştirmek ; daha sonra ilerideki adımlarımızı , kararlarımızı değiştirmek de bizim elimizde olabilir.

Şimdi yukarıdaki yazıdan seneler sonrasını yazıyorum. Zihnimize gelen geçmişi sil özelliğine basmakla basmamak arasındayım. Basarsam beni ben yapan parçalar üzerimden sökülerek beni kimliğimden habersiz bırakıcak. Yaşadığım hiçbir şeyi hatırlamayacağım ve belki de olduğumdan cesur olacağım. Hareket etmeden önce bilinçaltımdaki geçmiş deneyimlerim beni yönlendiremeyecek. Atılganlığımıza engel olan duyguların yerini boşluk kaplayacak. İnsanları yeniden keşfedeceğiz. Korku duygusu ilk başta olmayacak. Tıpkı doğduğumuzda ne kadar saf olduğumuz gibi oluşmamış duyguları oluşturacağız. Her şey yeniden şekillenecek ve geçmişin hüznünü bir daha asla yaşamayacağımızı umacağız, ama ben basmayacağım. Çünkü yaşadığım süre boyunca edindiğim her şey kafamda yok olacak. Bu zaten en kötüsü. Aile, arkadaşlar, anılar ve daha birçok şeyi hayatımızdan silmek ve ne sildiğini bile farkında olmayacak birine dönüşmek hayal edilemez.

Bu duruma çevremizin gözünden bakalım. Silen kişi yakın gördüğünüz bir arkadaşınız olsaydı onu kaybedecektiniz. Yaşadığınız hiçbir şeyi hatırlamayacaktı. Geçmişi silmek denildiğinde düşünülen şey sadece geçmişte yaşananlar oluyor fakat hayatı şekillendiren; o yaşananların bizi oluşturması, bizde bazı duyguları var etmesi, olaylardan sonuçlar çıkarmamız ve bir dahakinde onu yapmaktan kaçınmamız tarzındaki düşüncelerimiz. yani aslında bu durum, verdiğimiz kararları bir daha aynı şekilde veremememizi sağlayacak. Olaylara farklı bakmak farklı haraket etmek bizim gerçekten değiştiğimizin göstergesi olacak. fakat biz bu değişimin bile farkında olmayacağız.

Hayatta bizi oluşturan şey demişken, bunun kararlarımız olduğundan bahsetmiştik. daha da derine inmeye yeltenirsek aslında kararlarımızda rol oynayan büyük bir etkenin de çevremiz olduğunu fark edebiliriz. Mesela hayatımızda bizi oluşturan şeylere bir göz atalım. Birincisi birlikte büyüdüğümüz kişiler , ailemiz ve  çevremiz yani aileden sonra gelen ilk etkenlerden biri. Mesela bambaşka bir çevrede yetiştiğinizi hayal edin. insanların size biraz daha farklı davrandığı, çevrenizdeki insanların günlük yaşamlarında daha farklı şeylerin yer aldığı… Bu durumda bambaşka bir insan olurduk. Şuanki çevremizle karşılaştırınca ” doğru ” diye nitelendirdiğimiz şeyler birbirinden bağımsız olabilirdi. Olaylara tepkilerimiz farklı olabilirdi. Fakat aynı anne babadan geldiğimizi varsayınca genetik yapımızın da davranışlarımız üzerinde kesin bir etkisi olduğunu göz önünde bulundurmalıyız. Yani bazı davranışlarımızı da, doğuştan; içgüdüsel olarak biliriz. Çevre, üzerimizde etki yaratarak var olan davranışlarımızı değiştirebilir ya da bizim deneyimlerimiz, var olan davranışlarımızın yönünü değiştirebilir. bunlar ise bizim kararlarımız haline gelir.

geçmişimizin silinmesi durumunda elimizde kalan tek şey geldiğimiz soydan kalan genetik yapımız olacaktır. Böylece bu özelliğin varlığı geri dönülmez bir yola girmek fakat yeni deneyimlerle daha önce hiç hissetmemediğimiz duyguları; aynı zamanda hissettiğimiz duyguları yeniymişçesine hissetme şansını yakalamak karşılığında anıların ,tanıdıkların ,her şeyin yok olması; geçmişi silme özelliğinin karadeliğine düşürme riskini yoktan var ederdi.

(Visited 109 times, 1 visits today)