Gerçek ve Yalan

          “Gerçekliğin Çölüne hoş geldiniz” Matrix filmindeki bu replik insanlığın en ciddi problemlerinden birine parmak basıyor. İnsanların genellikle gerçekler ve doğrularla dolu hayatı hayaller ve yalanlarla dolu bir cennete tercih ediyorlar. Gerçekler çöl gibi olunca insanlar düşlerin peşine düşmek hatta belki kandırılmak istiyor.

 

Tarih öncesinden beri insanlar yalanlarla dolu bir dünyada yaşıyorlar. Hatta bazen öyle bir yalan söyleniyor ki doğruluğu ömür boyunca sürüyor çünkü gerçeklik gözlerini korkutuyor. Bir tanrıya inanmadan ya da zengin olmadan yaşayamayacaklarına inanıyorlar. Bütün hayatlar aynı yalanın, para, arkasından koşuyor. “İnsanlar kendilerine söylenenin yalan olduğunu öğrenmekten hoşlanmaz çünkü yalanlar, birilerinin gerçeklerle kirlettiği güzel hikayelerdir.” modern bir dizide geçen bu replik 8 sezonun içine saklanmış bir şekilde milyon dolarların döndüğü Netflix’te yatıyor. Yalanı bir tarafa bırakırsak gerçeklik de aslında ümit verici. “Biri gerçeği söylerse, bir diğeri er veya geç yalanının ortaya çıkacağından emin olmalıdır.” Oscar Wilde. Yalan olabildiğince düşünülerek söylense de gerçeklik her zaman daha güçlüdür çünkü hiçbir zekaya veya uydurmaya ihtiyaç duymaz. Çok sevdiğim Josh Billings “Yalanın babası şeytandır ama patent almayı unuttuğu için bu buluşunu iş dünyasına kaptırmıştır.” bu sözü her zaman güldürü beni.

 

İnternetten sık sık duyduğumuz bir hikâye yalan ve gerçek için tam yerinde bir benzetme yaparak olayı özetlemiştir. 19 yüzyıl efsanesindeki hikayelere göre gerçek ve yalan bir gün karşılaşmışlar. Yalan doğruyu söyleyerek bugün havanın ne kadar güzel olduğunu dile getirir. Gerçek ise etrafına göz gezdirir ve gözlerini gökyüzüne kaldırır. Gün gerçekten çok güzeldir. Bir kuyunun önüne gelirler. Yalan yine doğruyu söyler “Su çok güzel, birlikte banyo yapalım!” Gerçek bir kez daha şüpheci bir şekilde suya dokunur, su gerçekten çok güzeldir. Yüzmeye başlarlar. Yalan bir anda sudan çıkar, gerçeğin kıyafetlerini giyerek kaçar kayıplara karışır.
Kızgın gerçek kuyudan çıkar yalanı bulmak ve kıyafetlerini geri almak için her yere gider. Dünyada çıplak gerçeği görenler onu hor görmekte ve öfkeyle bakmaktadır. Zavallı gerçek kuyuya geri döner ve sonsuza dek ortadan kaybolur.
O zamandan beri yalan, dünyanın her yerinde gerçek gibi giyinmiş ve içimizde yaşar. Dünya ise hiçbir şekilde çıplak gerçeği görmek istememektedir.

Nietsche’nin sözleri genellikle zamanının anarşi felsefesi olarak değerlendirilir. Yazımı şu sözleriyle bitirmek istiyorum: “Dünyada iki farklı insan türü vardır: Bilmek isteyenler ve inanmak isteyenler.” Friedrich Nietzsche

 

 

(Visited 77 times, 1 visits today)