İMKANSIZ DA NEYMİŞ?

Bir  ülkede  Emma  adında  bir  kız  varmış. Emma  zeki, çalışkan, yardımsever ve imkansızı başarmak  isteyen bir kızmış. Emma’nın  ülkesinde kimse  ona inanmıyormuş. Emma   onlardan farklıymış. Köylüler  Emma’da  değişik  bir  şey  olduğunu  anlamışlar. Emma’nın   bazen  hiç  dışarı  çıkmadığı  zamanlar  varmış. O  zamanlar  Emma  bolca  kitap  okurmuş. Emma  bir gün  babasına, “Baba ben  en  büyük  dağa  çıkıp  imkansızı  başaracağım” demiş. Babası ona, “Hayır asla  olmaz!” diye  bağırmış. Emma  bu  yüzden  üzülmüş ve  gizlice  gitmeye karar  vermiş. Sabah  erkenden  uyanmış  ve  yola  çıkmış. Yolda  onun  yaşında  arkadaşlar  bulmuş. Jessie, Marta, Tom, Luna ve Ron. Onlar çok iyi bir ekip olmuşlar. Böylece bu uzun yolculuğa başlamışlar. Emma   ve arkadaşları imkansızı  başarmaya kararlıymış.

Tırmanırken Luna ” Ahh” diye haykırmış. “Dikkatli ol  neredeyse  düşüyordun.” demiş Marta. Ekip  yorulmaya  başlamış. “Biraz dinlenelim” demiş Marta. Ekip, “Yorulmuş  olabilirsiniz ama  imkansız   diye  bir şey  olmadığını  göstermeliyiz.” demiş  Emma ve ekibi yola  devam  etmişler. “İşte  ulaştık” demiş Emma. Ama birden yol çökmeye başlamış.  “Olamaz burası  çöküyor ekip kaçın!” demiş Tom. Hemen  kaçmışlar. Geri  dönerken  hiçbir  yol  olmadığını  görmüşler, her yer uçurum gibiymiş. “Sonumuz  geldi” demiş Ron. “Hayır! Yanımda  halat  var.Halatla oraya  atlayabiliriz.” demiş Emma. Halatla bir sonraki  yol  kıvrımına kadar inmişler ve  aşağıya doğru yürümeye başlamışlar. “Ne, olamaz,  yol  çok  incelmiş.” demiş  Marta. “Sorun değil  ama  dikkatli  yürüyün.” demiş  Emma. En sonunda varmışlar ve tek bir şey söylemişler  o da  şuymuş.”İMKANSIZ DA  NEYMİŞ?” Bunu söyledikten  sonra  vedalaşıp  gitmişler.

Bu  hikayede  böyle  bitmiş.

(Visited 54 times, 1 visits today)