Exif_JPEG_PICTURE

Korunması Gereken: Tarih

Korunması Gereken: Tarih

Enerjinin insan hayatında çok önemli bir yeri vardır. Günlük hayatımızda fark etmeden sürekli enerji kullanırız. Bu enerjinin nereden geldiğine veya nasıl geldiğine genelde dikkat etmeyiz. “ Otomobiller nasıl hareket eder?”,” Lamba nasıl yanar?”,” Evlerimizi nasıl ısıtırız?”,” Televizyon kumandaları, el fenerleri nasıl çalışırlar?”, “ Uçaklar nasıl uçarlar?” bu tarz soruların cevaplarını hiç düşünmeyiz.  Ancak bunlar gibi aletleri günlük yaşantımızda sıklıkla kullanırız. Modern insanlar bedeli ne olursa olsun çok hızlı hareket etmek, problemlerini olduğundan daha kolay çözmek, güvenli ortamlarda yaşamak istiyor. Hastanelerde kaliteli hizmet, hijyenik yaşam, dünyanın dört bir yanına dağılmış okullardaki eğitim fırsatlarını kullanmak istiyorlar. Dünyada 7 milyar insan bulunmaktadır ve tamamı kaliteli, sağlıklı gıdalar tüketmek istemektedirler. Bunları yapabilmek için kullandığımız araçların tamamı enerjiye ihtiyaç duymaktadır. Bu araçların birçoğu elektrik enerjisi kullanmakta olup, diğer enerji türlerinde çalışanların ise elektrikli modelleri üzerine çok ciddi araştırmalar yapılmaktadır. Mesela hepinizin bildiği üzere saç kurutma makineleri, buzdolapları, bilgisayarlar, elektrikli ısıtıcılar, mr tıbbi görüntüleme cihazları, aydınlatma ekipmanları ve benzeri tüm aletler elektrikle çalışmaktadır. Otomobiller, uçaklar, gemiler ise ihtiyaç duydukları enerjiyi petrolden sağlamaktadırlar. Günümüzde bu tür araçların da elektrikli ilk modelleri sokaklarda, havada ve denizde yerlerini almaya başlamıştır. Bu nedenle enerjiden vazgeçmek mümkün değildir.

                Peki ya enerji nereden geliyor?

Biz burada en çok kullanılan ve giderek de duyulan ihtiyacı artmakta olan elektrik enerjisinden bahsedeceğiz. Elektrik enerjisini elde etmenin birçok yolu vardır. Mesela:

  • Fosil kökenli yakıtları ( doğal gaz, kömür, motorin,.. ) kullanarak elde edebiliriz.

Bunun yanında çok daha doğa dostu olan yöntemler de mevcuttur:

  • Güneş enerjisi,
  • Rüzgar enerjisi,
  • Akan suyun enerjisi ( Hidro enerji )

Bunlara örnek verilebilir.

Enerji üretim tekniklerinin çevreye olumsuz etkileri de vardır:

  • Bazıları çevrede kimyasal kirlenmeye yol açar
  • Bazıları sera etkisine neden olarak sıcaklığı artırır,
  • Bazısı ise yeryüzü şekillerinin değişmesine neden olur,

Bu gibi örneklere yer verebiliriz.

Evet enerjiye çok ihtiyacımız var ancak enerji üretiminde kullanılan tekniklerin verdiği her zarara her zaman izin vermeli miyiz?

Mesela enerji üretmek adına Fırat Nehri üzerine kurulan Birecik Barajı’nın Belkıs/Zeugma Antik Kenti’ni sular altına bırakmasına izin verilmeli miydi?

“Belkıs/Zeugma Antik Kenti,1. Selevkos Nikator, milattan önce 300’de , Büyük İskender’in Fırat Nehri’ni geçtiği yerde, Selevkeia Euphrates ismiyle bir kent kurmuştur. Bu kentin karşısına da eşi Apama’nın adıyla ikinci bir kent kurarak bu iki kenti bir köprüyle birbirine bağlamıştır. Kent milattan önce 31’den itibaren Roma’ya bağlanarak adı geçit-köprü anlamında “ Zeugma “ olara değiştirilmiştir. Zeugma Roma Dönemi’nde altın çağını yaşamıştır. Bu dönemde çok ilerlemiş zengin villaları süsleyen mozaik döşemeler dünya örnekleriyle yarışır hale gelmiştir.”

Şimdi bazı mozaik örnekleri kurtarılmış olsa da kent sular altındadır. Artık bir bilim insanının kolayca bu kenti inceleyerek o dönemki yaşantıya ait bilgilere ulaşma şansı kalmamıştır.

( Çingene Kızı )

Bugün de işimize yarayabilecek değerli bilgi ve değeri parayla ölçülemeyecek sanat eserleri sular altında kalmıştır.

Arkeoloji bunun gibi nice eserleri genelde kazı yardımıyla ( Su altındaki eserlerin veya toprak üstündeki eserlerin de bulunmasında katkı sağlar. ) toprak altından çıkararak tarihe ışık tutmaktadır.

Binlerce yıldır toprak altında yatan eserlerin hasarsız çıkartılması zaten zorken, bir de bu işlemin suyun altında yapılması olanaksızdır. Enerji elde etmek amacıyla yapılan barajlar bu gibi değerli eserlerin sular altında kalmasına neden olarak tarihle bağlarımızın kopmasına zemin hazırlar.

 

Gördüğünüz gibi enerjiden vazgeçmemiz mümkün değildir. Ancak tekrar yerine koymamızın mümkün olmadığı arkeolojik değerlerimizin enerji üretmek adına sular altında bırakılması da kabul edilemez. Bu durumda arkeolojik zenginliklerimize daha az zarar veren alternatif enerji kaynakları kullanılmalıdır.

Bu konuda bilmem katılır mısınız.

Doğa Evgür

Kaynakça:

(Visited 194 times, 1 visits today)