Ruhsuz Yaşamak

Bazen mutsuz olduğumuzda tercih ederiz müzik dinlemeyi, bazen de mutluyken. Kendimizi tanımak, yaklaşmak istediğimizde ya da tam tersine uzaklaşmak istediğimizde. Çok ağır duygular içindeyken ya da hiçbir şey düşünmüyorken. Bazı şeyleri unutmak için ya da o şarkının bize bir şeyler hatırlatmasını istediğimiz, o şarkının bize hatırlattıklarını sevdiğimiz için dinleriz. Sesini sonuna kadar açıp ağladığımız şarkılar vardır, tabii bir de dans ettiklerimiz.

 

Mutsuzken bizi mutlu edebilecek, mutluyken de bize bir şeyler hatırlatıp bizi mutsuz edebilecek güce sahiptir müzikler. Ruhu bedenden ayırmanın, bedenden ayrılan ruhu huzura kavuşturmanın tek yoludur. İçimizdeki duyguları tam anlamıyla yaşamamızı sağlarlar. Sevgiyi, nefreti, aşkı, üzüntüyü, mutluluğu müzikler sayesinde anlarız, hissederiz. Bazen de öylesine açıp bir müzik dinleriz ve bu şarkı hiçbir şey yokken bizi içine o kadar çok çeker, duygusunu o kadar çok hissettirir ki bir anda bütün duygularımızı ve modumuzu değiştirebilir. Peki bu kadar büyük bir güce sahip olan müzikleri dinlemeden nasıl duygularımızı tam anlamıyla yaşayabiliriz? İşte tam burada Nietzsche’ye katılmamanın mümkün olmadığını anlayabiliriz. “Müziksiz bir hayat hatadır.” Müzik, içinde barındırdığı duyguları tamamlama diyebileceğimiz potansiyel nedeniyle yaşamın hemen her alanına girebilmiş bir hazine belki de.

Müzik ruhun, kişiliğin, duyguların, her şeyin gıdasıdır. Anlatamadığımız duygulara tercüman olur müzikler, hayatımızın anlamını ortaya çıkarır bazen de hayatın anlamını anlamamızı sağlar, bize bir şeyler anlatır. Müzik dinlemeyi seven insanların her şeyi yaparken arkada çalan bir fon müzikleri vardır. Siz hiç duymasanız da müzik kafalarının içinde hiç susmaz. Müzik dinlemeden yaşarlarsa o hayat, hayat olmaz. Müzik ruhtur insan için. Türlü türlüdür ve her halimize eşlik eder, her duygumuza ayak uydurur, onu daha da çok hissetmemizi sağlar. Mesela filmlerde filmden daha çok ön plana çıkan müzikler vardır. O an filmi çok daha iyi anlamamızı, duygusunu daha iyi hissetmemizi sağlar, kısacası gördüklerimizi tamamlayan bir şeydir müzik.

Müzik dinlememek, ruhun aç olarak ölmesidir. Ruhu gıdasız bırakmak, sessiz bir hayat yaşamaktır. Duygularına tercüman olamamak, tam olarak hissedememektir. Hayal kurmana, duygularını hissetmene yardımcı olan bir şey olmadan yaşamak, aslında hayatını eksik yaşamak gibidir, gerçekten de bir hatadır. Hayatta her şeyde bir melodi, ritim varken müziksiz yaşamak neden tercih edilebilir ki?

Müzik beyni uyuşturup bütün acıları unutturabiliyor. Bazı anlar vardır ki iyi hissetmek isteriz, bir an olsun hayattaki acılardan kurtulmak isteriz, işte o zaman müzik bizim en iyi dostumuzdur. Müziksiz yaşanan bir hayat, ruhunuzun gıdasız kalmasıdır ve çoğu zaman hayattan zevk alamaz bu insanlar. Bu yüzden müziksiz yaşanan bir hayat hatadır.

(Visited 58 times, 1 visits today)