Şeytan İcadı Motosiklet

Yanılmıyorsam 2012 yılının Mayıs ayıydı babam ilk motosikletini aldığında. Bir yıla yakın bir süre hazırlık yapmıştı önceleri internette resimlere bakar forumları okurdu bu 4-5 ay sürdü sonra birden motosiklet ehliyeti almaya karar verdi. Kurs sınav derken ehliyetini aldı. Bu süreç boyunca ne zaman boşluk bulsa ya internetteki forum sitelerini okuyor yada motosiklet kitapları okuyordu. Anneminde desteğiyle motosikletini aldı.

Bu şeytan icadı araç benim dikkatimi ilk kez babamın motosikletiyle gezdikten sonra tamamen değişen ruh halini fark ettikten sonra çekti. Babam motosikletine binip şöyle bir-iki saat gezip eve geldiğinde tüm stresinden arınmış, daha yumuşak, daha zor kızan, daha hoş görülü tam olarak pamuk gibi bir adama dönüşüyordu. Ben genellikle bana kızacağını düşündüğüm şeyleri motosiklet gezilerinden döndüğünde ona söylemeyi tercih etmeye başladım. Evet ve bugüne kadar bu taktik hep tuttu normalden hep daha düşük tonda tepkiler aldım ve bu taktiği bir şeyler isterken de kullanmaya başladım hayat bu gezilerden sonra daha kolay olmuştu benim için.

Büyüdükçe bu değişimin nedenini merak etmeye ve bu değişimi sağlayan şeytan icadına merak duymaya başladım; babamdaki değişimi nasıl sağlıyordu bu küçük makine? Gün boyu araba kullandığında hiç böyle bir şey olmuyor ama iki saatlik bir gezi babamı tamamen değiştiriyordu.  Bir taraftan merak ederken diğer taraftan bu soruları babama sormanın uyguladığım taktiğin açığa çıkması demek olduğundan doğrudan soramıyordum. Sonunda araba kullanmakla motosiklet kullanmak arasındaki farkların ve ona nasıl hissettirdiğini şeklinde dolambaçlı bir yol kullanırsam sırrımı anlamayacağına karar verdim ve sordum.

İşin sırrı; motosiklet kullanırken tüm dikkatini vermeliymiş, sürekli olarak yolu ve trafiği gözlemek doğru karar vermek zorundaymış. Bunu yapabilmek için ise doğru viteste, doğru hızda olmalı her bir virajda küçük hesaplamalar yapmalıymış. Tüm bunları yaparken de normal olarak sürüş esnasında günlük hayatın sıkıntı ve stresinden mecburen uzaklaşıyormuş.

O kadar güzel anlattı ki babam o güne kadar bisikletten biraz büyük ve sadece gürültü makinası olarak gördüğüm cisim artık gözüme tam anlamıyla bir eğlence makinasına ve stres topuna dönüştü.

Şu adını bile tekrar yazmak istemediğim sınavdan önce hepimizin motosikletle bir tur atmaya ne kadar çok ihtiyacı var değil mi?

(Visited 304 times, 1 visits today)