UNUTULMAYACAK BİR GÜN

Sabah kalktım ve bir baktım ki önümde bir kişi. Odaya güneş ışığı girdiği için ve gözüm kamaştırğından onu göremedim. Sonra onu gözümde netleştirdim ve onu gözden geçirdim. Bunun bir insan olup olmadığından şüphelendim ve bağırdım: “Annee!” ama kimse cevap vermedi. Etrafıma bakınca ondan bir sürü olduğunu gördüm. Rüya sandım ve biri beni çimdiklesin dedim.  Orada ki beni çimdikliyordu da tamam tamam dedim ve siz de kimsiniz diye sordum. Biz senin ruh ikiziniz dediler. Biraz rahatladım ve odamdan çıkıp salona geçtim. Ama salonda resmen bir su kaydırağı vardı! Bana kay dedi. Ama sadece o vardı diğerleri yoktu. Kaydım ve çok hızlı bir şekilde başka bir yere gittim. Burası benim zihnim galiba. Bütün hatıralarım vardı. Ona sordum: Bura benim zihnim mi? O da evet dedi, burası senin zihnin sonra beni bir kapının içine soktu. Issız bir yerdi. Bana dedi ki bu senin bir kabusun. Ben de dedim ki: Aaa! Bu benim kabusum gerçekten de. Bu kapı ise senin yılbaşı maceran. Bende baktım ve dedim ki: Hatta bana Noel Baba ”HO-HO-HO İYİ KALPLİ ÇOCUK” demişti! O da bana: “Evet” dedi. “işte bir kapı daha!” diye bağırdım. Bana o kapıyı açtı ve içinden benim uzay rehberim küçük sarı yıldız çıktı. O kapının içine girdim ve beni gördü. Dedi ki: “Bir kere daha uzay yolculuğuna çıkalım mı?” Bende dedim ki “uyuyunca görüşürüz.” O da bana bay bay dedi. Ondan sonra ruh ikizim olan kişi bana “küçük sarı yıldızı görmek için rüya görmen değil, ilk hayal kurman gerekir” dedi. Galiba haklıydı, sonra bir kapı daha gördüm oraya girelim dedim. “Ruh ikizim de oraya girmek istediğine emin misin?” Dedi. Ben de “Evet!” dedim. Girdi girmesine de bu kabus hani benim şu korkunç bir romana benzeyen kabustu. Hemen çıktım ve burayı geçelim dedim. Geçtik ve üzerinde “SPOR ANILARI” yazan kapıyı açtım. Oradan da Michael Jordan ile yaptığımız röportaj vardı. Odanın içinde bir kapı daha vardı. Oraya da girdim ve içinden benim basket maçım çıktı, duygulandım. 5 sayı atmıştım. Spor anılarından çıktım ve en sonda bir kapı vardı. Oraya girdim içi boştu. Burası niye boş dedim o da cevap verdi: Buda bizim anımız dedi. Gerçekten rüya sanıyordum ve beni çimdikle dedim. Çimdikledi ama bir şey olmadı. Hemen asansöre bindik ve eve geri döndük. Girdik ve oturup televizyon izledik ve annem gelince ortadan kayboldu ve o su kaydırağı da yok oldu. Sonra buradan ruh ikizimin olduğunu ve zihnimin çok geniş olduğunu anladım.

(Visited 50 times, 1 visits today)