13

Herkesin bildiği gibi hayatta birçok sayı, şekil , hayvan… Bu batıl inançlara inanmayan kişiler bile en azından biraz tedirgin oluyorlardır. Peki ben bu inançlara inanıyor muyum?

Bana kalırsa yüzyıllardır uğursuz olarak kabul edilen bu sayı tesadüfler sonucu şanssızlık getiriyor olamaz. Sonuçta yüzyıllardır görülen bir şey bu. Bazıları için uğur getiren bir sayı da tabii ki fakat genel olarak şanssızlık getirildiğine inanılıyor.

Bildiğimiz gibi uçaklarda 13 numaralı koltuk yok. Ayı zamanda otellerde de 13. kat yok. Bunun yerine 12A veya 14 var. Aynı zamanda 13 numaralı odalar da yok. Aynı şey binalar için de geçerli. 13. kat ve 13 numaralı daireler yok.

Aynı zamanda 13 sayısından korkan insanlarda fobi de oluşuyormuş. Triskaidekaphobia ve Friggatriskaidekaphobia. Bunlar 13 sayısından korkan insanlar veya 13. Cuma’dan korkan insanlar için kullanılıyor.

Peki bu zamana kadar neler yaşandı da 13 sayısı bu kadar uğursuz olarak kabul edildi?

Bu inançların köklerinden biri de mitolojik zamanlarda geçmektedir.. İnanca göre masumiyet, güzellik ve neşe tanrısı olan Balder akşam yemeği düzenler.  . Bu ziyafette 13. kişi Loki’dir. Loki’yi birçoğumuz Loki’yi biliyordur. Loki, Thor’un kardeşidir. Loki, çıkan bir tartışma sonucu Balder’i öldürür. Yani bu efsanelerde de 13 sayısı şanssız sayı olarak görülmüştür.

13 Nisan 1307 Cuma günü, Fransa kralı papa ile işbirliği yapmış ve bu işbirliği neticesinde çoğu tapınak şövalyeleri yapılan operasyonla öldürülmüştür.* Burada da 13. cumanın getirdiği uğursuzluğu görüyoruz.

Bir diğer uğursuzluk ise Apollo 13. ABD tarafından Ay’a gönderilen Apollo 13 başarısızlığa uğramıştır. Bu da diğer 13 sayısının getirdiği uğursuzluk.

Aslında Müslümanlıkta veya bizim ülkemizde 13 sayısı ile ilgili olan uğursuzluğa inanılmamaktadır. Daha çok Batı’da ve Hristiyanlıkta görülmekte. Bizim ülkemizde ya da Müslüman ülkelerinde 13 sayısının uğursuzluğuna inanan çok az kişi vardır. Sonuçta pek fazla uğursuzluğu görülmemiştir bizim tarafımızdan hatta uğur getirdiği zamanlar da vardır.

Benim görüşüm ise bu inanca körü körüne inanmamak fakat yine de tedbiri elden bırakmamak. Sonuçta birçok felaket yaşanmış bu zamana kadar. Uçak düşmeleri, otel odalarında olan cinayet, intiharlar, uzaya gönderilen roketler gibi. Bunlar uzun zaman önceden beridir bilinen şanssızlıklar. Hatta asırlar önce. Yani körü körüne inanmamalıyız bu inanca veya buna benzer inançları ama umursamamak veya göz ardı etmek de mümkün değil. Ben de tam olarak bunu yapıyorum. Ne tam körü körüne inanıyorum ne de umursamıyorum.

 

 

 

(Visited 172 times, 1 visits today)