Amerika Günlüğüm 3

Eğer 2. günlüğümü okumadıysanız bence şu anda bu günlüğü okumayın ve 2. günlüğü okuyun ama eğer 2. günlüğü bulamadıysanız istiyorsanız bu günlüğü okuyun. Şimdi  size Miami gezimden sonra New York gezimi anltacağım. İlk olarak size Amerika’daki tek Türk arkadaşımı anlatacağım. Adı Furkan, ben genellikle arkadaşımı kolay seçmem, çünkü bana göre kusursuz olmalı aslında hiç kimse kusursuz değildi ama Furkan benim kurallarıma göre kusursuzdu. Neyse Furkan da benim gibi legoları seviyordu ve benim legolarımın 5 katının fazlası vardı. Şimdi size New York gezimi anlatacağın. Bu günlükte bilerek Furkan’dan bahsettim, çünkü biz Furkan’la birlikte New York’a gittik. New York’a gitmemizin sebebi bütün ailemizin New York’a gitmek istemesi ve en çok Furkan’la birlikte ben istedim, çünke New York’ta en büyük lego mağzası var ve mağzada sadece lego satılıyor. Biz oraya girdiğimizde çok fazla insan yoktu ama aslında mağzaya girmek için kısa bir sıra oluyor. Tabiki dünyanın en uzun kulesini görmeden gitmek ayıp olurdu o kule bulutların üstüne çıkıyor ve o kulede 102 kat var insan isteseo kadar katı merdivenle tırmanamaz bu yüzde iyi ki asansör var. Ama biz sadece 86. kata çıktık ve böylece iki yolculuğun da sonuna geldik. 1. New York’tan ayrıldık 2. Amerikadan 3 uçakla ayrıldık.

işte özgürlük heykeli, biz burayı da gezdik.

Evet bu günlüklerin de sonuna geldik ve başka bir blogumda görüşürüz.

(Visited 147 times, 1 visits today)