Freddy Fazbear’in pizzacısı

“O melodi öyle güzel gelmişti ki kulağıma, neden terk edilmiş gibi görünen bir restoranda uyandığımı ilk başta sorgulamadım bile. Sanki çocukluğumdan kalma müzik kutularında çalan ninnilere benziyordu uyandığım odanın solundaki koridordan gelen müzik. O sırada ortamdaki mide bulandırıcı yağ ve et kokusunu fark ettim. Ama garip bir şekilde normal et kokusu değil de, daha çok çürümüş et gibi bir koku vardı. Ayağa kalkmaya çalıştım ama bana ne olduysa o kadar etkilenmiştim ki ayağa zor kalktım.

Etrafımı incelemeye başladım. Buraya nasıl geldiğimi hatırlamadığım için kafam karışmıştı çünkü oda hem çok küçüktü hem de her kenarda olacak şekilde havalandırma boşluklarından başka giriş veya çıkış yoktu. Bu havalandırma boşluklarının kapaklarında “tehlike!” yazdığını görünce aklımı kaçırmaya başlıyorum sanırım diye düşünmedim değil, ama soğukkanlı olmalıydım.

Solda ve sağda sandığım gibi koridorlar değil cam panellerle odaya bağlanmış sahneler vardı. Tabii bunu da anlamamıştım ama camların üstlerindeki etiketleri okuyunca fark edebildim. Soldakinde, yani müziğin geldiği sahnede, Ballora’nın sahnesi yazıyordu. Sağdakini ise zar zor okuyabildim çünkü sanki biri etiketi özellikle parçalamak istemiş gibiydi. Sonradan orada da Foxy’nin sahnesi yazdığını anladım. Odada bir de her iki sahne için elektrik kontrol panelleri ve çekmeceler vardı. Ayrıca duvarda, palyaçolara benzeyen maskeler asılıydı. Çekmeceleri belki yararlı bir şeyler bulurum diye aradım ama maalesef elime hiçbir şey geçmedi.

Odayı araştırırken hafızam yerine gelmeye başladı. Sanırım gazetede bir iş ilanı görmemle başladı her şey. İlanda “Eski pizza restoranına hayat verdik! Gel ve yeni Freddy Fazbear Pizza’nın yüzü ol.” yazıyordu sanırım. Hızlı paraya ihtiyacım vardı ve maaş da haftalık ve gayet iyi olduğu için alttaki numarayı aramaya karar verdim ve aradığımda arkada korkutucu bir müzikten başka bir şey çalmıyordu. Şu an ki aklım olsa asla buna aldırmadan dizimi izlemeye devam etmezdim ama kimse geleceği bilemez. Sonrasını zaten anlatmama gerek yok. Yatağımda yatıp burada uyandım.

Yere oturmuş ne yapacağımı düşünürken hoparlörden gelen sesle irkildim. “Yeni kariyerinizin ilk iş gününe hoş geldiniz. İster bir iş fuarında yanımıza gelmiş olun, isterse de iş ilanlarımızın hepsini okumuş olun, ancak eğer bu bir cesaretin sonucuysa sizi en iyi şekilde ağırlamak isteriz. Ben başlamana yardımcı olacak kişisel rehberim. Tamir, robotik ve bilim onarım sisteminin beşinci modeliyim. Sen bana kısaca el ünitesi diyebilirsin. Lütfen isminizi tuş takımına girin. Bu sonradan değiştirilemez o yüzden dikkatli olun” dedi kendi tanımıyla el ünitesi. Orada duran tuş takımını nasıl fark etmedim bilmiyorum ama şimdi hemen solumda durduğunu gördüm. Ekran çok kaysa da adımı girmeye çalıştım ama el ünitesi, “Tuş takımı ile ilgili bir sorun yaşadığınızı görüyorum. durun size yardım edeyim” deyip, ekrana benimle zerre kadar alakası olmayan bir isim girdi.

“Şu an birinci kontrol modülündesin. Aslında burası iki ön galeri arasında bir boşluktan ibaret. Şimdi günlük görevlerimize başlayalım. Soldaki pencereye bir bak. Bu Ballora’nın galerisi. Şimdi ışıkları açıp Ballora orada mı kontrol et. Lütfen solundaki tuş takımındaki mavi düğmeye bas” Ne kadar insan yapımı sahte bir akla güvenmek istemesem de bunu yapmak zorunda hissettim. Ve tabi ki Ballora orada değildi. Ben el ünitesinin dediği şeyleri yapmaya çalışırken o, “Bu arada Ballora hakkında bilmen gereken şeyler var. O da bütün diğer robotlar gibi eski restoran kapatıldıktan sonra eskisi gibi düzgün çalışmıyor. Aslında senin görevin de bu. Onların fazla vahşileşmemesini sağlamak. Onları gözünün önünden ayırma. O seni göremez ama duyabilir. Hatta dans eden bir robota göre fazla iyi. Büyük ihtimalle zaten duydun ama onun ninnisine de dikkat etmelisin. Müzik yaklaştığında senin yakınında demektir. Açıkçası zarar görmesi istemem, o yüzden dikkatli ol. Yanlış anlama ben bir yapay zekayım ama bu aralar fazla görevli değiştiriyoruz-” sanki konuşmasını sürdürecek gibiydi ama hoparlörden başka birinin sesi geldi.

“Ballora galerisi – kontrol odası bir havalandırması, hareket tespit edildi”

Hayatımda bu kadar korktuğumu hatırlamıyorum. Ama büyük ihtimalle zaten fazla sürem de kalmadı. Keşke meğer zihnim bana oyun oynuyormuş diyebilseydim. EĞER BU SES KAYDINI BULURSANIZ LÜTFE-”

 

Bu ses kaydını kaçıncı dinleyişim bilmiyorum ama sonunda o restoranı buldum. Annemin intikamını almak zor olacak.

(Visited 28 times, 1 visits today)