Kitabın Canlandırdığı Bitkiler

Duvardaki saatin hareketleri onu sıkmaya başlamıştı. Sürekli dönüp duran çubukları o kadar uzun süre izlemişti ki etrafına baktığında her şey aynı hareketle dönüyormuş gibi oldu. Üzerinde oturduğu tekli koltuğa o kadar batmıştı ki koltuğun bir parçası haline gelmesine yelkovanın yarım bir dönüşü kalmıştı. Evde tek başınaydı ve ne yapacağını bilemediğinden sabah koltuğa oturmuş akşama kadar da hiçbir yere kımıldamamıştı. Normal bir gün olsaydı odasında kitap okurdu fakat bugün nedense canı hiçbir şey yapmak istemiyordu. Etrafındaki eşyaların dönüşü yavaşladığında mutfağa gitmek için ayağa kalktı ancak bacakları onu kaldıramayınca yeniden koltuğa düştü. Derin bir nefes aldıktan sonra gözlerini kapatıp ağrıyan başını ovmaya başladı. Hayatındaki en sıkıncı gün bu olmalıydı. Parmaklarıyla kafasında masaj niyetine durmaksızın daireler çizerken gözlerini hafif araladı yerde duran ve daha önce farketmediğine şaşırdığı büyük bir kutu gördü. Bu sefer koltuktan tutunarak kendini oturduğu yerden kaldırdı ve meraklı bir şekilde gizemli kutuya yöneldi.

Yanına vardığında bunun hiç de gizemli olmayan bir kutu olduğunu üzerinde duran nottan anladı. Annesinin yazısıyla, çatı katına çıkarılacak eski kıyafetler, diyordu bu kağıdın üstünde. Yapacak başka hiçbir şey olmadığından annesine yardımcı olup bu kutuyu yukarıya taşımaya karar verdi. Kutunun hafifliğinden içinde fazla eşya olmadığını anlamıştı ve ağır adımlarla onu gitmesi gereken yere götürdü.

Çatı katına en son ne zaman geldiğini hatırlamıyordu bile. Kutuyu girişin yanına bıraktı ve etrafa kısaca bir göz atmak için odanın arka tarafına doğru yöneldi. Çok da büyük olmayan bir yer için her yer fazlasıyla eşyayla dolup taşıyordu. Gözüne tavan arasının en arka köşesinde duran bir yığın kitabı kestirdi. Orada, bu kitaplar dışında herşeyin kutular içine konulmuş olması onun garip bir şekilde ilgisini çekmişti. Yığının yanına vardığında kendini yere atıp bu kitapları incelemeye başladı. Kitapların çoğu bitki çeşitlerini detaylı bir şekilde anlatıyordu ve o da sabırla kitapların ona söylediklerini dinliyordu. Anlatmanın bir çeşit büyü olduğunu düşünüyordu. Bu yüzden kitaplar ona büyülü geliyordu. Tavan arasındaki o büyük ve tozlu kitabı açtığında bu düşüncelerinin gerçek olduğunu gördü. Bu dağa benzeyen yığının en altından çekip aldığı o kitabı açar açmaz başı yeniden dönmeye başladı.

Görüşü bulanık olsa da her yerin yeşil olduğunu fark edince panikledi, sanki bambaşka bir yerdeydi. Tavan arasının değişik, eski kokusu yerine burnuna temiz hava ve çiçeklerin kokusu geliyor, gördüklerine de inanamıyordu. Farklı boylardaki çimenlerin bazıları dizlerine deyip yumuşacık olduklarından onu gıdıklıyordu, kendisinin on katı uzunlukta olan ve gövdeleri neredeyse evleri kadar geniş olan ağaçlar, büyük olmalarına rağmen güneşin iç ısıtıcı ışıklarını engellemiyordu. Baktığı her yerdeki bitkiler alışık olduklarından fazlasıyla büyüktü ve bu onları daha da ilginç yapıyordu. Ağzı şaşkınlık ve hayranlığın karışımından açık etrafına bakınırken beline bir şeyin deydiğini hissetti, ne olduğunu anlayamadan ayakları yerden kesildi. Korkmuş bir şekilde onu neyin kaldırdığını anlamaya çalışırken onu tutan şey hareket etmeyi bıraktı ve o da sonunda beline sarılı olan şeyin bir bitki kolu olduğunu fark etti. Ne yapacağını düşünürken aniden bir ses duydu.

‘’Burada ne arıyorsun?’’ Diye sordu ona, incecik olan bu ses. Aşağı baktı, saga baktı, sola baktı ancak etrafında hiçbir insan göremedi. Aynı ses yeniden onu seslendi, bu sefer de onunla konuşanın onu kaldıran bitki olduğunu anlattı. Önceden şaşırmadıysa şimdi iyice şaşırmıştı. Konuşan bir bitki… Normalde olsa delirdiğini düşünürdü ancak bunun normal bir gün olmadığını sürekli yeniden fark ediyordu. Bitkinin sesi onu rahatlatıyordu ve cevap vermek için kendini hazırlarken bir anda daha tanıdık bir ses duydu.

‘’Burada ne arıyorsun?’’ sıçrayıp arkasına döndüğünde annesinin de artık tavan arasında olduğunu gördü. Ona kutuyu getirdiğini anlatınca annesi ona teşekkür edip acıktıysa yemeğe inmesini yüzünde memnun bir gülümsemeyle söyledi. Dikkatini geri kucağında duran bu tozlu kitaba çevirdi, açık olan sayfalarda onu kaldıran bitkinin bir sürü resmi vardı. Onu yere bıraktığında kapağını gördü, Kitabın Canlandırdığı Bitkiler.

(Visited 17 times, 1 visits today)