Mecburiyetler Koğuşu

Koşuyordum,arkamdan gelen polisleri aklımdan birkaç saniyeliğine çıkardım.Ve düşündüm.Nasıl düşmüştüm ben bu hale,neden buradaydım,tek çözüm yolu bu muydu?Bu düşünceleri başımdan savdım ve yoluma devam ettim.Var gücümle turnikelere koşuyordum.Turnikeleri aştığıma özgürlüğüme kavuşacaktım.Ulaştırmam gereken  belleğin varlığını kontrol etmek için elimi cebime attım.Ancak orada değildi.Panikle duraksadım,ancak kaygan zemin dengemi bozu.Bir anda başımda bir acı hissettim.

Uyanmamı  sağlayan ışık göz kapaklarımı istemsizce kaldırdı.Kafamı çevirdim yanımda bir polis memuru vardı.Muhtemelen beni kovalayanlardan biriydi ama önemli olan bu değildi. Asıl mesele başıma ne geleceğiydi.Polis dışarı çıktı ve bir anlığına kaçmayı düşünüm.Ancak mantıklı olanı yapıp kendimi durdurmayı seçtim.Ben tam bu düşünceye varmıştım ki polis döndü ve “İfaden alınacak.” dedi.Birkaç saat sonra bir araba beni karakola götürmeye geldi.Korkuyordum,mecbur kaldığım bir şey yüzünden hapis yatabilirdim. Asıl suçlu beni bu duruma düşüren hırslı şefti.

Anlatacaktım polise her şeyi. Nasıl olsa kullandI beni. Kredi borcumu ödemek karşılığında benden rakip şefin tariflerini gizlediği kasanın şifresini isteyen oydu. Aynen bunalrı anlatacaktım. Beni zorla Italya’ya gönderme fikri de onundu.Tabii ya! Iste simdi hatirliyordum nasil havaalanına gittigimi.

Ben bunlari anlatacaktım da acaba polis bana inanır mıydı? Sonuçta karsimdaki kisi ulkenin taninan ve sevilen şeflerindendi.Ben bu dusunceler içinde kendimi kaybederken camdan karakol binasini gordum. Içeri girerken tir tir titreyen vucudumdan soguk terler akmaya basladi. Neden bu kadar korkuyordum? Yoksa sucluluk mu duyuyordum? Tamam,ben de sütten cıkmış ak kasik degildim. Suçum vardi. Gittigim magazada begendigim kiyafetin parasini odeyemedigimden bunu karsilamasina izin vermeseydim, onunla dost olup Kredi borcumu odemesini istemeseydim belki de bunlar olmazdı.

Sorgu odasina giderken aklima gelen bu dusunceler tansiyonumu dusuruyordu. Bacaklarimin baglari cozulmus gibi hissediyordum.Bir bir anlattim her seyi. Tum gercekleriyle anlattim olanlari. Komiserin bakislari bana inanmis gibiydi.Keske öyle olsaydi.

Eee benim hikayem de bu Hatice abla. Anlat dedin anlattim. O yalanci simdi paraya para demiyor,ben burada surunuyorum. Ayip degil mi yaptiklari?Hatice abla buraya geldigim ilk gunden dostum gibi olmustu. Kogusun soguk ve aci gunlerini birlikte atlattik.Ancak bana yapilan bu halsizligi hala atlatamadim

(Visited 42 times, 1 visits today)