Mutluluk. Çoğu insan mutlu olmak istiyor. Eğer mutlu değilseniz, yaşamanızın anlamı nedir ki? Mutluluk olmadan insanlar hayatlarını istedikleri gibi yaşayamazlar. Mutluluk, insanların gerçek kimliklerini keşfetmelerinin bir yoludur. Sizi mutlu etmeyen şeylerde çalışmanız anlamsızdır, çünkü yaptıklarınızı yapmaktan zevk alamazsınız ve devam edecek bir sebebiniz olmaz.
Kabul edelim, insanların neredeyse her şeyi yapmak için mutluluğa ihtiyaçları var. Eğer bizler birer araçsak, mutluluk bizim benzinimizdir. Mutluluk, çoğu insanın hayatının anahtar bir parçasıdır, çünkü onun varlığı olmadan insanlar asla yaşamlarından memnun olmazlar, kim olduklarını fark etmezler veya kendileri için önem arz eden şeyleri başaramazlar. Mutluluk olmazsa, insanlar hayatlarını hayalini kurdukları gibi yaşayamazlar. Bu, Anthem kitabının önemli bir parçasıdır. Kahraman olan Prometheus hayatında
mutlu değildi, çünkü diğer insanlarla aynı şekilde yaşamak zorunda kaldı. Onun için mutluluk diğerlerinden farklı olmak, farklı amaçlar peşinde koşmaktı. Metafizik filozofların başında gelen Aristo’ya göre mutluluk, tüm insanların en yüksek arzusu ve hevesidir. José Ortega y Gasset’e göre ne olmak istediğimiz ve ne olduğumuz birleştiğinde mutlu oluruz. Nietzsche ise mutluluğu “ideal tembellik durumu” şeklinde tanımlamıştır. Başka deyişle endişesiz ve sıkıntısız yaşamaktır. Sayısız filozof dururken mutluluğun tanımını ben yapacak değilim fakat ona ulaşmanızda size yardım edebilirim.
1.Kendiniz olun
Eğer kediler nankör, köpekler sadık, balıklar sıkıcı ve kuşlar özgürse insanlar hangi kategoriye giriyor? Yoksa bir kategoriye girmek zorundalar mı? Diğerlerinin söyleyeceklerini umursamadan kendiniz olabilirken neden başkaları için değişesiniz? Sonuçta kendiniz olmadığınız takdirde olmak istediğiniz yerde olamazsınız.
2. Fazla düşünmeyin
Evet, René Descartes ”Düşünüyorum, öyleyse varım.” demişti fakat her şeyin olduğu gibi düşünmenin de fazlası zararlıdır. Düşünceler, her şeyden tatsız olabilirler. Bitmez tükenmezler ve insanın ağzında acı bir tat bırakırlar. Hele de düşündüğünüz şeyler eksik kalmış cümleler, tamamlanmamış kelimelerse… Böyle düşünceler durmadan geri gelirler.
3. Kendinize zaman ayırın
Sürekli olarak yapmanız gerekene zaman ayırıp yapmak istediğinizi ihmal ederseniz bir süre sonra kendinizi mutsuzluğun içinde bulursunuz. Kendinize zorunlulukların olmadığı bir alan yaratın. Kalbinize “Ne yapmak istersin?” diye sorun. Cevabı mantıksız bulsanız bile uygulayın.
4. Kendinizi kandırmayın
Günümüzde herkes birbirini sahte bir pozitifliğin içerisine itmeye çalışıyor. Pozitif olmanıza gerek yok. Yaşamınızdaki sıkıntıların üzerini kapatmayın. Bırakın aksınlar, aksınlar ki onlarla yüzleşmeyi öğrenebilin. Dostoyevski’nin de dediği gibi ”Ya hatalarınla yüzleşir, ya da hatalarınla yüzsüzleşirsin. Cahil olmak ayrı, pislik olmak ayrıdır.”
5. Kendinizi geliştirin
Tembelliğin sizi kandırmasına izin vermeyin, çünkü eğer ona bugününüzü verirseniz o sizin yarınınızı çalar. Kendinizi sürekli geliştirmelisiniz. Hayat hem kendini geliştirmek hem de aşmaktır. Eğer bir şey sürekli aynı durumda kalıyorsa, o zaman yaşamak sadece ölmemektir.
6. Affedin
Belki de birine kızdığınız için kendinizi daha iyi hissetmeye ihtiyacınız vardır. Veya içinizdeki kırık döküklüğün sebebi belki de sadece sizsinizdir. Sırf kendinize öfkeli olduğunuz için kötü hissediyor, içten içe bir şeylerin düzelmesi için affetmenin gücüne ihtiyaç duyuyorsunuzdur. Evet, size iyi hissetmek için affetmeyi öğrenmenizi öneriyorum. Hem kendinizi hem de başkalarını, şimdiye kadar size yapılanları ve şimdiye kadar kendinize yaptıklarınızı. Hepsini affedin…
7. Acılardan korkmayın
Son olarak, ağlamaktan ve acı çekmekten çekinmemelisiniz. İnsan bir çıraktır ve acı onun ustasıdır. Hiç kimse acı çekmedikçe kendisini tanıyamaz.