Rüya İçinde Rüya

Bir gün yine her zamanki ormanın en derinlerinde yürüyor ve her zamanki gibi kendimi kendime açıyordum. Kısacası kendimle yüzleşiyordum. Yaptığım hatalarla, az da olsa yaptığım doğru ve güzel şeylerle. O gün yine her zamanki gibi yaptığım şeyleri düşünüyordum. O,uzun ve tek tük sokak lambalarının aydınlattığı ormanın içindeki asfaltı çatlamış eski ama bir o kadar gerçek yolda.

Düşüncelerimin başrolünü oynayan bir şey vardı son günlerde. Başrol, geçen gün kumarhanede gördüğüm kızdı. Nasıl anlatsam bilemiyorum. Kısa boylu, açık renkte saçları var çok da açık sayılmaz aslında ama hayatımda gördüğüm en güzel kız. Yaşı tahminimce benden küçük yaklaşık iki yaş kadar. Belki de bu kıza aşık oldum. Aşık neden olunur bilmem ama bence bir şeyleri unutmak için aşık olunur. Yani biriyle geçirdiğin güzel zamanlar sana o eski anıları unutturur. Seni daha sağlam yapmaz seni biraz da olsa balık hafızalı yapar. Kısa süreliğine yalnızca beraberken. Ama şöyle de bir şey o kişinin sana karşılık vermesi şart değil sadece ona bakarken bile yaşadığın şeyleri unutabilirsin. Eski arkadaşları, ölen aileni, yediğin kazıkları ve eski sevgililerini unutursun. Bu uzun yolun sonuna geldim. Artık arabama geri dönüp çöp kutusundan hallice evime dönmenin vakti geldi.
Ertesi gün belki tekrar bu güzel kızı görürüm diye kırmızı 80 model arabama bindim. Eski ama yaşanmışlıkları olan bir araba. Nasıl anlatsam ölen oğlumu ölen eşim bu arabada dünyaya getirmişti. Yeter bu kadar herhalde arabanın benim için ne kadar önemli olduğunu anladınız sanırım. Kumarhanenin kapısındaki çocuklar her zaman olduğu gibi beni karşıladılar ve hep oyun oynadığım masaya beni götürdüler. Gözlerim bir yandan o kızı arıyor. Hiçbir yerde göremiyorum. Onu görmeyi çok istiyorum ama göremiyorum bu beni çok sinirlendiriyor ve evet şimdi gördüm. Yanında kimse yoktu. Gidip konuşmalıydım belki de bir sevgilisi vardı. İşte benim için en kötüsü de bu olacaktı. Gidiyorum şimdi konuşmaya. Ayaklarım titriyor ama gidiyorum. Yanına geldim. Yakından çok daha güzeldi. Direkt sarıldım hiçbir şey yokmuş gibi ve direkt sevgilisi olup olmadığını sordum.Baktı ve tabii ki garipsedi. Bir hafta önce ayrıldık dedi. Ben çok güzel dedim ve gülümsedi. Ve oradan ayrıldık ve evime gittik.
Yıllar geçmişti evlenmiştik ve iki tane çocuğumuz vardı. Çok mutlu bir hayat sürmeye başlamıştık her şey sanki rüya gibiydi. Rüyam gerçekleşmişti. Hayatımın kadınını bulmuştum dünyalar benim olmuştu.

Her şey çok güzeldi değil mi? Ama bu sadece bir rüyaydı. Rüyam gerçekleşmişti demiştim ya rüyanın içindeki gördüğüm rüyanın içinde gerçekleşen bir rüyamdı. Yani her şey yalandı. O kızı görmüştüm ama hiçbir zaman birlikte olamadık. Hiçbir şeyi unutamadım. Eskileri. Konuşamadım onla çekindim. Hayatımı yeniden bulup yaşamadım…

(Visited 112 times, 1 visits today)