Yaşamak İçin Su

Ne yazık ki, küresel ısınmadan dolayı yağışlar mevsim normallerin altında seyrediyor ve bu durum bitkileri, hayvanları, insanları kısacası dünya üzerindeki tüm canlıları kötü yönde etkiliyor. Doluluk oranı çok daha yüksek olması gereken barajlar boş, göller kuru… Tüm canlıların yaşamak için ihtiyacı olan en önemli madde olan su yavaş yavaş tüketiyor dünyamızda. Bu durumu bir sebebe bağlamak olmaz, açıkçası birden fazla neden su kıtlığı çekmemizi sağlıyor. Fazla su tüketimi, küresel ısınma, bilinçsiz tarımsal sulama, kirlilik ve nüfus artışı… Ama hepsi tek bir sonuca bağlanıyor: Suyun olmadığı bir dünyada hiçbir canlı yaşamını devam ettiremez. Yani suyun olmadığı bir ortam canlılar için düşünülemez bile.
Su kıtlığının önüne geçmek için öncelikle en fazla su tüketiminin olduğu alanlar tespit edilip en az seviyede su tüketimini sağlamak için gerekli adımlar atılmalıdır. Mesela, çoğunlukla hepimizin evinde suyu boşa harcayan bir birey vardır, kardeş olabilir; anne veya baba olabilir. İlk başta kendi çevremizi uyararak başlarsak daha verimli bir sonuç alırız. Musluktaki akan su miktarını kısmak veya bulaşık makinesine kirli tabakları koymadan önce sudan geçirmemek gibi gayet basit eylemlerle başlayabiliriz. Hatta devlet bunu teşvik etmek için televizyonlarda kamu spotları yayınlayabilir ya da belli saatlerde su kesintileri yaparak vatandaşların az da olsa empati yapabilmelerini sağlayabilir.
Bir başka büyük sorun ise küresel ısınma. Hayatımızın büyük bir bölümünü etkileyen küresel ısınma, ne yazık ki yağış oranlarını da etkiliyor. Şu an ocak ayında olduğumuzdan dolayı çokça yağmur yağması gerekirken ne yazık ki kış mevsimine girdiğimizden beri sayılı sayıda yağmur yağdı. Küresel ısınma yüzünden ortalama sıcaklıklar artıyor ve mevsimlerin özellikleri yavaş yavaş ama gözle görülebilecek şekilde değişiyor. Belki karbon ayak izimizi  azaltarak küresel ısınmayı kendi çapımızda az da olsa önleyebiliriz.
İnsanların bu kadar bilinçsizce suyu boşa harcamalarının başlıca nedeni daha önce hiç susuz kalmamalarıdır. Bir şeyi kaybetmeden değerini anlayamayan insanoğlu, suyu kaybetmedikçe hayatında onun ne kadar önemli bir şey olduğunu asla anlamayacaktır. Bu yüzden bireyleri olabildiğince erken yaşta eğiterek daha bilinçli olmalarını sağlayabiliriz. Hepimizin önünde saatler harcadığı televizyonlarda programlar yaparak insanlara suyun hayatımızdaki önemini basitleştirerek ve herkesin anlayabileceği bir dilde anlatmaya çalışabiliriz. Bizim varoluş süremiz, suyun dünyada ne kadar bulunduğuna bağlı. O yüzden elimizden geldiği kadarıyla birlik olarak kalan suyu da korumalıyız. İlk başta kendimiz için, sonra da gelecek nesildeki çocuklarımız için.

(Visited 27 times, 1 visits today)