Son Mektup

Sevgili Ceyda,

Umarım iyisindir, birkaç gündür görüşemedik. Eminim ki, hayatın her zamanki gibi stresli ve kaygılıdır ve yine sorunlarının üstesinden gelemedin. Birbirimize ulaşmaya çalıştık. Fakat bu mektubu sana başka bir şeyin haberini vermek için yazıyorum.

Hayat insanlar ve arkadaşlar çıkarır karşımıza, iyi ve kötü günde yanında kalması için birini gönderir. Biz de birbirimiz için öyleydik. Fikir ayrılıklarımız oldu, saygı duyduk. Yıllarca birbirimizin sorunlarını dinledik, iyi günde kötü günde birbirimize yardımcı olduk, eğlendik ve her problemi çözdük. Asla büyük bir tartışmadan sonra uzun süre küs kaldığımızı hatırlamıyorum. Fakat son zamanlarda kalbimi çok kez kırdın.

Konuştuk hallettik, affettim seni her defasında. Sorunumuz çoğu zaman beni dinlememendi aslında. Örneğin bana gereksiz çıkışmaların, önerilerimi dinlemeden bağırman, ne zaman buluşmak istesem bahane üretmen ve ne zaman buluşmak istesen işlerimden dolayı farklı bir tarihe almaya çalışmama kızman… Aşk sorunların oldu senin için bir sürü şey yaptım, gittim çocukla konuştum mesela. Sırf gör diye yasak olsa bile bahanelerle seni sınıfa aldım mesela. Çok büyük bir olay yaşamıştınız, düzeltmeye çalıştım, inatlaştın. Hem de dinlemeden. Sense benim tercihlerime yine dinlemeden kızdın. Kabul ediyorum, hata etmişim fakat hep kızdın ve bağırdın. Arkadaşlar böyle yapar mı? Yoldaşlar böyle davranır mı? Kalbimi her kırdığında önce inatlaştın, zorla özür diledin ve tekrar tekrar aynı hatayı yaptın.

Başka bir sorunumuz daha vardı. Güven problemin. Ne zaman sana bir şey anlatsam inanmadın, güvenmedin. Seni uyarmak istediğimde bana güvenmedin. Sürekli başkalarına sorma gereği duydun ve böylece başka arkadaşlar edindin. İşte bir sorun daha geliyor: kıskançlık. Sen arkadaş edindin, saygı duydum. Ben anaokulundan beri arkadaş olduğum biriyle konuştum, kıskandın. Onunla görüşmemi istemedin. Yasaklamış gibiydin. Kısıtladın, hep “Şunu yapma, bunu yapma…” dedin. Bardak dolmaya başlamıştı.

Bardağı taşıran son damla ise, benim hakkımda çıkardığın dedikodulardı. Seni satmışım, dinlememişim, bağırmışım, kısıtlamışım, yardım etmemişim, dertlerine çare bulmamışım ve herkese aynısını yaşatırmışım. Bu yüzden arkadaşım olmamalıymış. Öyle mi? Çok mu kötü bir arkadaştım ben Ceyda?

Mektubumun amacını çoktan anlamışsındır bence. Canım arkadaşım (?) Ceyda, ben iletişimimizi koparmak istiyorum. Bu saatten sonra ne dertlerini dinlemek istiyorum ne de iftiralarınla uğraşmak istiyorum. Bana zarar verdin ve bir daha düzeltemezsin, düzeltmeye çalışmayacaktın zaten. Bu sana son mektubumdu Ceyda. Keşke davranışlarının farkında olsaydın da aramız bozulmasaydı. Fakat bizim sonumuz da buymuş. Asla unutma; bana kattığın anıları, verdiğin dersleri ve seni asla unutmayacağım. Hayatımın bir parçası olduğun için teşekkür ederim eski arkadaşım.

Elveda.

Sevgilerimle, Yağmur.

(Visited 14 times, 1 visits today)