Günlük Hayatın Küçük Sanat Molaları

“İnsan her gün bir parça müzik dinlemeli, iyi bir şiir okumalı, güzel bir tablo görmeli ve mümkünse birkaç mantıklı cümle söylemelidir.” Bu cümle yalnızca estetik bir tavsiye değil; aynı zamanda bize yaşamın sadece koşuşturmacadan ibaret olmadığını, ruhun da beslenmeye ihtiyacı olduğunu hatırlatan güçlü bir çağrıdır. Çünkü insan yalnızca çalışan, üreten, planlar yapan bir varlık değildir. Aynı zamanda hisseden, sorgulayan, hayran kalan, ilham duyan bir varlıktır. Ve bu yönümüzü beslemenin en yalın, en içten yollarından biri de günlük hayatın içine küçük sanat molaları serpiştirmektir.

Bir şarkı dinlemek, kulağımıza çalınan notalardan çok daha fazlasıdır. Bazen hiçbir kelimeye ihtiyaç duymadan, sadece melodinin akışıyla içimizdeki bir şey harekete geçer. Anlatamadığımız duygulara ses olur müzik. Kimi zaman çocukluk hatıralarını getirir, kimi zaman geleceğe dair hayallerin altını çizer. Üstelik her tür müzik, başka bir ruh haline eşlik eder. Neşeliyken ritmi artırır, hüzünlüyken teselli verir. Günün herhangi bir anında, yalnızca birkaç dakika ayırarak hayatın temposunu yavaşlatmayı mümkün hale getirir, müzik.

Aynı şekilde, bir şiirle karşılaşmak da insanın kendi iç sesiyle buluşması gibidir. Uzun metinler arasında kaybolmadan, sadece birkaç dizeyle yüreğe dokunan şiirler vardır. O dizeler bazen bir aynadır; bazen de hiç tanımadığımız bir şairin, bizden çok uzakta ama bizimle aynı duyguyu yaşamış olduğunu fark ettiğimiz bir yakınlıktır. Şiir, insana kendi duygularını yeniden tanıma fırsatı verir.

Görsel sanatlar ise bakmanın ötesinde görmeyi öğretir. Bir tabloya sadece göz gezdirmek değil, içinde ne anlatıldığını anlamaya çalışmak, sanatçının ruhuyla kısa bir sohbet başlatmak gibidir. O fırça darbelerinde gizli hikâyeleri görmek; bazen kendi sessizliğimizi duymamıza, bazen de hayal gücümüzün kapılarını aralamamıza sebep olur. Renklerin ve biçimlerin ötesinde bir dünya sunar bize.

Ve son olarak, anlamlı cümleler kurmak… Belki gün içinde yaptığımız en basit ama en kıymetli eylemlerden biri. Düşünerek konuşmak, söyleyeceklerimize dikkat etmek hem kendimize hem çevremize karşı üstümüze aldığımız bir sorumluluktur. Kimi zaman kendimize dair farkındalığımızı artırır, kimi zaman bir başkasına iyi gelmenin yolu olur.

Tüm bu küçük anlar; birkaç dakikalık molalarla bile ruhumuzu besleyen, bize insan olduğumuzu hatırlatan kıymetli duraklardır. Hayatın yoğunluğu içinde unutsak da, gerçek huzur belki de tam da burada saklıdır: Günde sadece birkaç dakikalığına durmakta, sanata kulak vermekte, bakmak yerine görmeyi seçmekte, susmak yerine anlamlı sözler söylemeyi denemekte.

 

(Visited 21 times, 1 visits today)