Bir sabah uyandım. Aslında kendimi her günkü gibi hissediyordum. Köpeğim Tontiş’in yanına gittim ve “GÜNAYDIIIN” dedim. Her sabah bu günaydın karşılığında beni yalardı. Ama bu sabah Tontiş de bana günaydın dedi. Aslında ilk başta bunun bir rüya olduğunu zannettim. Kendimi çimcikledim. Ama canım acıdı ve uyumuyordum. Sonra korkarak Tontiş’ e “sen konuşabiliyor musun?” diye sordum. O da bana ” yooo konuşmuyorum. Asıl sen nasıl konuşabiliyorsun?” dedi. Haydaaa diyerek odadan çıktım. Sonra da kuşum Poli’nin yanına gittim. Zaten onun konuşması normaldi ama hiç ne dediğini bilerek konuşmazdı. Bana, “suyumu değiştir, yemler berbat, pahalı olanı al” dedi. Ona “sen nasıl konuşuyorsun?” dedim. Tombiş, “asıl sen nasıl konuşuyorsun benimle, beni nasıl duyuyorsun” dedi. Odadan koşarak uzaklaştım. Babamın yanına gittim. Tema gönüllüsü olduğum için, bir ormana beni götürmesini istedim. Bir saat sonra ormana ulaştık. Ormanda geziniyorduk. Başı boş bir kurt gördüm. Bir an bana baktı. Sonra bana “turist gelmiş yine, ufff dik dik de bakıyor. Uluyayım da mutlu olsun, gitsin” dedi. Ben de ona “gitmemizi mi istiyorsun” deyince, kurt bu sefer “sen beni nasıl duyuyorsun” dedi. Ben de” bu sabah bütün hayvanlar benimle konuşuyor”dedim. Kurt, “haydaaaa ikimiz de garip şeyler duyuyoruz” dedi. Neden neden nedennnnnn diye bağırdım. Kurt da “sus bağırma hayvanları ürküteceksin” dedi. Ben de ” madem seni duyabiliyorum, o halde sorumu cevaplar mısın? Hayvanların sırrı var mı?” dedim. Kurt, “biz ne sır saklayacağız gelişine yaşıyoruz, et yiyoruz” dedi. Ne yani hiç mi sır saklamıyorsunuz diye sordum. O da bana sana ne dedi. Hiç kibar değildi. Sonra hava karardı. Babamın işi çıktığı için beni aradı ve gecikeceğini söyledi. Kurt, “keşke böyle bir şey olmasaydı da evine dönseydin” dedi. Yavaş yavaş birbirimizi sevmeye başladık. O gece çok güzeldi. Bu sefer de keşke gitmek zorunda olmasan diye mırıldandı ve kendini sevdirdi.
Kurt ve Çocuk
(Visited 7 times, 1 visits today)
