Bir gün alışveriş merkezine yemek yemeye gitmiştim. O gün iskender yiyecektim, bu yüzden iskenderimi sipariş verdim. O sırada yanımdaki masada oturan Ronaldo’yu gördüm. Heyecanla ona futbol topumu, formamı ve kramponumu imzalattım. Sonra Ronaldo’yla konuşmaya başladık. Bana tam adının Cristiano Ronaldo Dos Santos Aveiro olduğunu söyledi. Kariyerinde oynadığı takımlardan bahsetti, annesinin ve babasının adlarını paylaştı. Ayrıca kariyerinde oynadığı mevkilerden (forvet, orta saha, vs.) de söz etti.
Sonra birlikte iskender yedik. Yemekten sonra, bana Portekizce, yani kendi dilini biraz öğretti. Tabii ki Duolingo gibi uygulamalarla da öğrenebilirdim ancak bunu gerçek bir insandan, hele ki bir futbolcudan öğrenmek çok daha keyifliydi.
O gün eve gidince internette Ronaldo’yla ilgili şunları buldum: Portekiz milli takımının kaptanlığını yapan Portekizli futbolcu, tüm zamanların en iyi futbolcularından biri olarak kabul edilir. Beş Ballon d’Or (Altın Top) ve dört Altın Ayakkabı kazanarak, bu ödülü en çok kazanan Avrupalı oyuncu olmuştur. 2020 yılında Ballon d’Or Rüya Takımına seçilmiştir. Yedi lig şampiyonluğu, beş FIFA Kulüpler Dünya Kupası ve beş UEFA Şampiyonlar Ligi dahil olmak üzere toplamda 35 kupa kazanmıştır. Şampiyonlar Ligi tarihinde en çok maça çıkan, gol atan ve asist yapan oyuncudur. 1200’den fazla resmi maça çıkan birkaç futbolcudan biridir ve kariyeri boyunca 900’den fazla gol atmıştır.
O gün Ronaldo’yla ilgili çok fazla bilgi öğrenmiştim ve çok mutluydum.