Bir sabah uyandığımda, herkesin iç sesini duyabildiğimi fark ettim. Kahvaltı yapmak için mutfağa gittiğimde ailem masada oturuyordu. Kahvaltı sırasında babamın maç hakkında düşündüğünü, annemin ise temizlik planladığını duyuyordum. Bu durum hem çok ilginç hem de çok güzel bir özellikti. Çok heyecanlanmıştım. Hemen evden çıktım.
Okula giderken arkadaşımla zihin okuma oyunu oynadık. İddiaya girmiştik. Kazanan ben olmuştum. Arkadaşım, beni tebrik etti. Okula vardığımızda Tepe ve Best’i gördüm. Tepe’nin canı çok sıkkındı, mutsuz görünüyordu. Hemen onun aklından geçenleri de okuyabildiğimi fark ettim ve elinin kırık olduğunu anladım. Hiç kimse onun acısını fark etmemişti. Hemen müdürün yanına koştum ve durumu anlattım. Veteriner kontrol ettiğinde Tepe’nin kolunun gerçekten kırık olduğunu gördüler ve elini sardılar. Müdürümüz çok şaşırmıştı. Bunu nasıl anladığımı anlayamamıştı. Bana çok teşekkür etti. Tepe’yi acıdan kurtarmıştım, öyle mutluydum ki!
Bu sırrımı kimseye söylemedim çünkü bazı şeyler yolunda gitmeyebilirdi. Ben bu sırrı iyi bir amaçla kullandım. Sıkıntı çeken hayvanlara yardım ettim, onlara her zaman destek oldum. Bu özelliğimi hep çok sevdim ve korudum.