Yıl 2025 ama siz farz edin ki 1919. Hatta 19 Mayıs 1919 diyelim. Atatürk’ün Samsun’a doğru yola çıktığı gündeyiz ve onunla beraber siz de Samsun’a gidiyorsunuz. Ne yapacağınızı bilmiyorsunuz ve çok heyecanlısınız. Sizi nasıl bir atmosferin karşılayacağını kestiremiyorsunuz. “Acaba savaş mı olacak, yoksa barış mı?” diye türlü türlü sorular soruyorsunuz kendinize.
Ben 19 Mayıs 1919’da Samsun’a gidiyor olsaydım eski evlerin olduğu, her an savaşmaya hazır, sert görünen ama özlerinde pamuk gibi, mutlu ve sevecen, çocuklara bayılan insanların yaşadığı, eski tip takım elbise ve elbiselerin giyildiği, mutlu kasabalarda kaldığım bir yer olarak hayal ederdim.
Böyle yaşlı, evli amcaların ve teyzelerin benim gibi bir kızı görünce çok seveceklerini ve tatlı bulacaklarını düşünürdüm. Hava durumu ise kapalı, parçalı bulutlu ve çok hafif yağmurun atıştırdığı bir şekilde olurdu bence. Çünkü o eski zamanın verdiği o atmosferi, kafamda canlandırdığım o hissi tamamlayan en önemli şeylerden biri de hava durumu olurdu.
İşte ben, 19 Mayıs 1919 tarihinde Atatürk ile birlikte Samsun’a doğru yola çıksaydım, Samsun’u bu şekilde hayal ederdim.
Acaba gerçeği nasıldı? Tahminim yakın mıydı?
Keşke bir zaman makinesi olsa da geriye dönüp o zamanları gezebilsek!
