19 Mayıs 1919

Bir zaman makinesiyle geçmişe yolculuk yaptım. Gözlerimi açtığımda 19 Mayıs 1919 sabahı Samsun’daydım. Hava biraz kapalıydı ama denizin sesi insanı sakinleştiriyordu. Sahilde küçük tekneler vardı. Bazı insanlar balık tutuyor, bazıları ise kıyıda yürüyordu. Ortalık sessizdi. İnsanların yüzlerinde hem yorgunluk hem de umut vardı.

Sokaklar çok sakindi. Evler genellikle tek katlı ve ahşaptı. Otomobil yerine at arabaları vardı. Her şey sade ve durgundu. O sırada insanlar bir gemiye doğru bakıyordu. Bu gemi Bandırma Vapuru’ydu. İçinden Mustafa Kemal Paşa ve birkaç subay indi. Kalabalık onları dikkatle izliyordu ama hiç kimse yüksek sesle konuşmuyordu.

Mustafa Kemal Paşa sahile adım attığında halk ona büyük bir saygıyla baktı. Bazı çocuklar ellerinde küçük Türk bayrakları tutuyordu. Büyükler sessizce onu izliyordu. O an herkesin içinde karmaşık duygular vardı. Çünkü o zamanlar ülke işgal altındaydı. İnsanlar yorgun ve üzgündü. Ama Mustafa Kemal’in gelişiyle birlikte içlerinde yeni bir umut doğmuştu. Herkes bir şeylerin başlayacağını hissediyordu.

Samsun sokaklarında dolaşırken savaşın izlerini görebiliyordum. Bazı evler harap haldeydi. İnsanlar fakirdi ama yüzlerinde kararlılık vardı. Mustafa Kemal’in gelişi, sanki karanlık bir dönemi bitirip yeni bir başlangıcı müjdeliyordu. Bu sadece bir komutanın Samsun’a gelişi değildi. Bu, bir milletin yeniden ayağa kalkmasının ilk adımıydı.

O gün Samsun’a köylerden kadınlar gelmişti. Ellerinde yiyecekler vardı. Onlar da Mustafa Kemal’i karşılamaya gelmişti. Herkesin yüzünde ciddi bir ifade vardı. Kimse gülmüyordu ama gözlerinde umut parlıyordu. Sanki tünelin sonunda bir ışık belirmişti.

Mustafa Kemal’in varlığı halkı birleştiriyordu. Kadınlar, erkekler, yaşlılar, gençler… Herkes ona güveniyordu. O an halk artık yalnız olmadığını biliyordu. Artık bir liderleri vardı ve bu lider onlara yol gösterecekti.

Zaman makinesinden çıkıp o tarihi anlara tanıklık etmek beni çok duygulandırdı. Bu ülkenin ne kadar zor zamanlardan geçtiğini bir kez daha hissettim. Ama en önemlisi de halkın içinde ne kadar büyük bir inanç ve dayanışma olduğunu gördüm. Samsun’daki insanlar sessizdi ama içlerinde büyük bir güç taşıyorlardı. Mustafa Kemal bu gücü fark etmişti ve kurtuluş mücadelesini buradan başlatmaya karar vermişti.

O gün sadece Samsun için değil, tüm Türkiye için bir dönüm noktasıydı. Samsun’da başlayan bu kıvılcım, kısa sürede tüm Anadolu’ya yayıldı. Artık millet mücadeleye hazırdı. Zorluklara rağmen herkes elinden geleni yapmaya kararlıydı. Çünkü bu topraklar, özgür bir gelecek için mücadeleyi hak ediyordu.

Zaman makinesine geri dönerken içimde büyük bir gurur vardı. O anlara tanıklık etmek, bana milletimin gücünü ve inancını bir kez daha gösterdi. 19 Mayıs sadece bir tarih değil, bir milletin yeniden doğduğu gündü. Bu günü asla unutmamalıyız.

(Visited 8 times, 1 visits today)