Bu yazıda, eski dönemlerde yaşamış ancak etkileri ve düşünceleri hâlâ toplumumuzda görülen iki önemli kişinin, birbirine zıt iki sözünü ele alacağım. İlk olarak, Pablo Picasso’nun “Eğitim, bireyin özgür yaratıcılığını kısıtlar.” sözünü, ardından Lev Tolstoy’un “Eğitim, insanın toplumsal sorumluluklarını anlamasına yardımcı olur.” sözünü inceleyeceğim. Bence her iki söz de kendi bağlamında doğru. Çünkü her biri farklı konulara odaklanıyor ve bu konuları ayrı ayrı ele almak gerekiyor.
Öncelikle Picasso’nun sözünden başlayalım. “Bireyin özgür yaratıcılığı nedir?” Bu, bir insanın hayal gücünü kullanarak yeni bir şeyler ortaya koyması ya da yaratıcı düşünceler geliştirmesi anlamına gelir. Peki, eğitim bu yaratıcılığı neden kısıtlasın? Okul dönemlerinizi bir düşünün ama bizim zamanımızı değil; anneannelerimizin, dedelerimizin, hatta onların öğretmenlerinin okul dönemini hayal edin. O zamanlar, şimdiki kadar yaratıcılığa yer veriliyor muydu? Bildiğim kadarıyla hayır. O dönemlerde eğitim, belirli kalıplara sıkı sıkıya bağlıymış. Örneğin, okula gitmek ya da çıkmak gibi kişisel tercihler yokmuş; her şey kurallarla ve disiplinle yönetiliyormuş. Bu durum, hayal gücünün sınırlanmasına neden oluyordu. Picasso’nun yaşadığı dönemi düşünürsek, bu sözünde haklı olduğunu kabul edebiliriz.
Şimdi Tolstoy’un sözünü inceleyelim. Tolstoy’un ifadesi, bana göre günümüzde bile geçerliliğini koruyan bir düşüncedir. İlkokulda bize ne öğretiliyordu? Hayat Bilgisi, Trafik Güvenliği gibi derslerle yaşamla ilgili temel bilgiler kazandırılıyordu. Ortaokul ve lise dönemlerinde de bu tür dersler, topluma uyum sağlama ve sorumluluk bilinci geliştirme açısından devam ediyor. İşte bu nedenle, eğitim aldıkça ve eğitim seviyemiz yükseldikçe hem hayata hem de topluma karşı sorumluluklarımızın bilincine varıyoruz. Üniversiteyi bitirdiğimizde ise hayatın getirdiği büyük sorumluluklarla karşılaştığımızda daha hazırlıklı oluyoruz ve afallamıyoruz.
Sonuç olarak, Picasso’nun yaratıcılığı savunan sözü de Tolstoy’un sorumluluk bilincini vurgulayan sözü de kendi bakış açılarına göre doğru ve değerlidir. Eğitim, yaratıcılık ve toplumsal sorumluluk arasında denge kurmayı başardığında bireyler için en ideal yolu sunabilir.
