Mars’a 2030 yılında geldim. Dünya’da, Mars üzerine çalışan bir bilim insanıydım. Birçok alet ve makinam vardı. En sevdiğim Teleskop bunlardan biriydi. Bir gün telefon geldi. Benim Mars’ta bilim insanı olarak çalışmam isteniyordu. Bu yüzden Mars’tayım
Mars’taki zorluklar, Dünyadaki zorluklardan daha fazla ve farklıydı. Mesela, dışarda oksijen olmadığı için sürekli oksijen tüpü ile geziyorduk. Çok zıplamak demek, uzayda boşlukta kaybolma nedeniydi. Bir yere yetişirken koşamayız, çünkü yer çekimi yoktur. Bu yüzden zamanı çok iyi kullanmak gerekiyor. Mars’ta tarım için kapalı alanlar var. Bu alanların içerisinde bir sürü sebze-meyve yetiştiriliyor. Hayvanlar içinde bitkilerdeki gibi kapalı alanlar var. Bu alanlar çok daha büyük ve her hayvanın farklı alanları var.
Bir bilim insanı olarak, ekibimle birlikte araştırma için bazen çok uzak yerlere gidebiliyoruz. Yiyecek ihtiyacına bazen ulaşım çok zor olabiliyor. Yanımıza araştırma yapmak ve örnek toplamak için çok fazla ekipman almak zorunda kalıyoruz. Bu yüzden sadece bir kişi tamamiyle yiyecek ve içeçek taşıyor. Yemekte sorun, oksijen tüplerimiz olduğundan ve dışarda yemek imkansız. Bu yüzden katlanan kabinlerimizi kuruyor ve ancak onların içinde yemek- içeçek ihtiyacımızı karşılıyoruz.
Mars’ta yaşamak dünyadakinden çok daha farklıdır. Bir süre sonra burada yaşamakta kolaylaşıyor. Çünkü zamanla herşeye alışıyoruz.
