Sabah olduğunu yüzüme vuran ışıklardan anladığım perdelerimi açtım ve genelde olduğu gibi beni klasik bir İtalyan manzarası karşıladı. Buraya bu akşam olacak özel bir moda tasarım fuarı için gelmiştim ve yeni trendleri görmek için sabırsızlanıyordum.
Milanoya özel arabamla gittim ve fuarın önüne kadar geldim. Fuar, Milano’nun kalbinde, fütüristik ve zarif bir tasarıma sahip devasa bir cam kubbenin altında gerçekleşiyor. Gün batımının altın tonları cam yüzeylere vuruyor, içeri giren ışık her yeri büyülü bir parlaklıkla aydınlatıyor. Havada hafif bir vanilya ve sandal ağacı kokusu var; muhtemelen ünlü bir parfüm markasının son koleksiyonundan yayılan aromalar.
İnsanlar holografik davetiyelerini göstererek içeri giriyor. Kimileri kendi kendine şekil değiştiren kıyafetler giyiyor. Podyumda ise insansı robot mankenler ve gerçek modeller bir arada yürüyor, giysiler ise anlık olarak renk değiştirebilen teknolojik kumaşlardan yapılıyor. Tavan boyunca uzanan dev holografik ekranlarda, koleksiyonların hikâyeleri anlatılıyor. Modanın yapay zekâ ile nasıl bütünleştiği, sürdürülebilir materyallerin önemi ve kıyafetlerin anlık olarak kişiye uyum sağladığı gösteriliyor.
Fuarda çok rehabet gören başka bir tasarımda kendi kendini onaran kıyafetlerdi ve bu geri dönüşümle birlikte moda sektoründede bir devrim niteliğindeydı. Eskiyen yada zarar gören giysiler özel bir deterjanla yıkanıyor ve eski hallerine yaklaşık yarım saatte geri dönüyordu. Bu kıyafetler ilk başta biraz pahalı gelsede getirdiği avantajlar buna değiyordu.
Podyum gösterileri başlamadan önce, davetliler artırılmış gerçeklik gözlükleriyle yeni koleksiyonları sanal ortamda deneyimleyebiliyor. Kumaşların dokusunu hissetmeden, bir giysinin farklı renklerini, kesimlerini ve stillerini anında değiştirerek kendi tarzlarına uygun hale getirebiliyorlar. Bende kendime birkaç tane timsah derisinden yapılan ve gümüş kabartmaları olan bir şort ve altın işlemeli poşet dokulu bir parlak mont denedim ve siparişlerini verdim.
Defile başladığında, modeller sadece insanlar değil, aynı zamanda yapay zekâ destekli dijital avatarlar ve hafif robotik yapılar. Bazı giysiler hareket ettikçe form değiştiriyor, bazıları ise anlık olarak vücut sıcaklığına veya ortam ışığına tepki vererek renk değiştiriyor. Kıyafetlerde tamamen organik ve biyolojik olarak çözünür kumaşlar kullanılmış; sürdürülebilirlik fuarın en önemli temalarından biri.
Bu fuar, klasik İtalyan modasının zerafetini, ileri teknolojinin sınırlarını zorlayan yenilikleriyle birleştirerek hem sanatsal hem de bilimkurgu gibi hissettiren benzersiz bir deneyim sunuyor. 2050’de moda artık sadece bir stil değil, tamamen kişiselleştirilebilen, duyulara hitap eden ve çevreye duyarlı bir yaşam tarzı haline gelmiş!
