ANI DİYARI

Çok eski zamanlarda bir diyar varmış. Bu diyar, anıların diyarı olan Anı Diyarıymış. Bu diyarın yönetim şekli halkın pek hoşuna gitmezmiş çünkü burayı genç prens ve prenses yönetmek zorundaymış. Sonuçta taze anıları olan kişilerin daha iyi yönettiği düşünülürmüş.

Bir gün, bir seyyah bu yönetimden dolayı gezemez olmuş. Sormuş, soruşturmuş ve diyarın en soylu ailelerinden birini ziyarete gitmeye karar vermiş. Köşkün zilini çalmış ve içeri buyurulmuş. Sonrasında, aileye halkın fikirlerini ve kendi yaşadığı sıkıntıları anlatarak yönetimin değişmesi gerektiğini açıkça dile getirmiş.

Her şey iyi gidiyormuş, soylu aile yönetimi değiştirmeye karar vermiş ancak hangi yönetim şeklini kullanacaklarını bilmiyorlarmış. Seyyah hemen yola koyulmuş ve Adalet Diyarı’na gitmeye karar vermiş çünkü bu diyarda adalet her şeyden önce gelmekteymiş.

Seyyah, oranın başkanıyla konuştuktan sonra Adalet Diyarı’nın “cumhuriyet” adı verilen adil bir yönetim şekli kullandığını görmüş. Anı Diyarı’na döndüğünde, olanları hem halka hem de aileye anlatmış. Ertesi gün cumhurbaşkanı seçimi yapılacakmış. Aile seyyahın cumhurbaşkanı olmasını istemiş. Tüm diyara sorup onun cumhurbaşkanlığını kabul etmişler.

Aradan yıllar geçmiş, seyyah yaşlanmış ve iş yapamaz hale gelmiş. Beş ay sonra vefat etmiş ve diyar, sonsuza kadar onun kurduğu cumhuriyet ile yönetilmiş. Asya Hanım, kitabını böyle bitirdi ve oğlu Yağız, onun tatlı sesi eşliğinde çoktan uykuya dalmıştı.

(Visited 7 times, 1 visits today)