Benim hayalimdeki evin, banyoları dışında her yerinin bir konsepti olurdu. Duvarları da konseptlere uygun şekilde aksesuarlarla renklendirirdim. Salonumun konsepti gökkuşağı olurdu. Duvarlar rengârenk, koltuklar bulut şeklinde, halılar güneş gibi, sehpalar ise yağmur damlası şeklinde olurdu.
Evimin en güzel odası yatak odam olurdu. Oranın konsepti ise sevdiğim şeylerin bir araya gelmesi olurdu. Yatağım çikolata, gardırobum karpuz, duvarlarım yıldızlarla dolu olurdu. Kendime özel bir bakım masası yapardım; koltuğu ruj şeklinde, aynası ise papatya gibi görünen. Evin en çok vakit geçirdiğim yeri burası olacağı için sevdiğim her şeyden bir parça bulunurdu bu odada. Bir de ağaç şeklinde bir kitaplık olurdu, üzerinde en sevdiğim kitaplarımın yer aldığı.
Mutfak, evin en rahat yeri olmalı. Ferah, temiz, aydınlık ve kullanışlı. Pastel tonlarını kullanarak renklendirirdim. Tezgâhı pasta şeklinde olan, her boy tencerenin yer aldığı bir mutfağım olurdu çünkü ben yemek yapmayı çok severim ve orada harika yemekler yapabilirdim.
Benim hayalimdeki ev, deniz kenarında müstakil bir ev olmalı. Her şeyiyle beni yansıtan, güzel ve huzurlu bir ev…
