Tekrardan Görüşmek

Tren hareket ettiğinde, Ayşe derin bir nefes aldı. Pencereden dışarı bakarken yağmurun camda bıraktığı izleri izliyordu.

Kalbi hâlâ hızlı atıyordu ama içini tarifsiz bir huzur kaplamıştı. O son anda yetişmenin verdiği adrenalin yavaş yavaş yerini dinginliğe bırakıyordu. Kuzeni Zeynep’le en son ne zaman görüştüklerini hatırlamaya çalıştı. Belki de iki yıl olmuştu. Araya işler, mesafeler ve hayatın koşturmacası girmişti. Şimdi ise bu tren yolculuğu, sadece bir ziyaret değil; aynı zamanda geçmişi yakalama, anıları tazeleme ve kopan bağı yeniden kurma yolculuğuydu. Trende yan koltukta oturan yaşlı bir kadın Ayşe’ye gülümsedi. Ayşe de karşılık verdi. Kadın, “Zor yetiştin galiba?” diye sordu. Ayşe başını sallayarak gülümsedi. “Hem de nasıl.” dedi, “Ama değdi.” Kadın başını salladı, “Hayatta en güzel anlar bazen son anda gelir.” dedi. Bu söz Ayşe’nin içine dokundu. Belki de bu yolculuk; sadece bir kavuşma değil, aynı zamanda bir fark edişti. Hayatın telaşına kapıldığında durmayı, anı yaşamayı unutmaması gerektiğini hatırladı. Yağmur hâlâ yağıyordu ama artık her damla ona umut gibi geliyordu. Ayşe gözlerini kapatıp trende hafifçe sallanırken kuzeninin gülümsemesini hayal etti. Zeynep’le geçirecekleri zamanı düşündükçe içi ısınıyordu. Bu yolculuk, Ayşe için sadece bir seyahat değil; bir yenilenme, bir başlangıçtı. Yaşam bazen en güzel sürprizleri gecikmelerin ardına saklardı. Bu da o anlardan biriydi.

(Visited 10 times, 1 visits today)