ÇABA

Bence insanın kendini ifade etme çabası, tıpkı su gibi, ekmek gibi temel bir ihtiyaçtır. Anlatmak ve anlaşılmak, insan doğasının derin bir parçasıdır. İletişim kurarken aslında en çok istediğimiz şey, iç dünyamızın bir başkası tarafından gerçekten anlaşılmasıdır. Bu ihtiyacı karşılamanın en doğal yolları ise konuşmak ve yazmaktır.

Kimi zaman duygularımızı ya da düşüncelerimizi konuşarak dile getiririz; bazen de kelimeler yetmediğinde ya da daha derin anlatmak istediğimizde yazarız. Yazmak, insanın kendine ait bir sesi dış dünyaya duyurma şeklidir. Diğer yandan okumak, başkalarının bu içsel seslerini duyabilme, onları anlayabilme fırsatıdır. Bir metni okumak; birini, onun anlattıklarıyla dinlemek gibidir. Okumak bu nedenle sadece bilgi edinmek değil, bir başkasının dünyasına sessizce misafir olmaktır.

Eğer bir gün kendimi ifade etmek istersem, yazmayı tercih ederim. Çünkü yazı, düşüncelerin zamana karşı direnişidir. Söz uçar, yazı kalır derler ya… Yazmak, duyguların ve düşüncelerin kalıcı hâle gelmesini sağlar.

İnsanın kendini ifade etme ihtiyacı, insanlık var oldukça sürecektir. Ve bu sürecin en güçlü tanığı daima yazı olacaktır.

(Visited 4 times, 1 visits today)