Toplumda Genç Nüfus

Toplumların gelişimi ve ilerlemesi, sadece bugünün karar vericileriyle değil, aynı zamanda geleceğin sahipleri olan gençlerle mümkündür. Ne yazık ki günümüzde gençlerin fikirlerinin toplumsal karar alma süreçlerinde yeterince yer bulduğunu söylemek oldukça zor. Gençlerin büyük bir çoğunluğu, düşüncelerinin dikkate alınmadığını, sadece dinlenmek için değil, görünür olmak için çağrıldıklarını düşünüyor. Oysa gençler yalnızca geleceğin liderleri değil, aynı zamanda bugünün aktif bireyleridir. Sahip oldukları enerji, farklı bakış açıları ve dijital dünyayla kurdukları güçlü bağ sayesinde toplumun en dinamik kesimlerinden biridir.

Eğitim, çevre, toplumsal cinsiyet eşitliği, teknoloji, ruh sağlığı gibi konular gençlerin doğrudan etkilenip fikir üretebildiği alanlardır. Örneğin, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda dünyanın birçok yerinde gençler öncülük yapıyor; sürdürülebilirlik için somut adımlar atıyorlar. Ancak bu çaba ve fikirler çoğu zaman karar vericiler tarafından yeterince önemsenmiyor. Gençlerin sadece bir izleyici ya da destekçi olarak görülmesi, toplumun uzun vadede potansiyel kaybetmesine yol açar.

Peki bu durum nasıl değiştirilebilir? Gençlerin toplumsal kararlarda daha fazla yer almasını sağlamak için çeşitli adımlar atılabilir. Öncelikle, gençlik meclisleri, öğrenci konseyleri ve gençlik platformları sembolik olmaktan çıkarılmalı, karar alma süreçleriyle daha doğrudan ilişkilendirilmeli. Bu yapılar gençlerin yalnızca fikirlerini dile getirdiği değil, aynı zamanda çözüm üretip hayata geçirebildiği alanlara dönüştürülmelidir. Gençler alınan kararların bir parçası olduklarını hissettiklerinde, hem özgüvenleri artar hem de topluma katkı sağlama istekleri güçlenir.

Ayrıca kamu kurumları ve yerel yönetimler, gençlerin görüşlerini düzenli olarak alabilecekleri danışma kurulları, çalıştaylar ve dijital platformlar kurmalıdır. Gençlere özel anketler, forumlar ya da sosyal medya kampanyaları ile onların görüşleri toplanmalı ve bu görüşlerin gerçekten değerlendirildiği açıkça gösterilmelidir. Gençlerin görüşlerinin raporlanması, karar alma süreçlerinde referans olarak kullanılması ve bu süreçlerin şeffaf bir şekilde yürütülmesi, gençlerin sürece olan güvenini artırır.

Eğitim sisteminin de bu sürece destek olacak şekilde yapılandırılması oldukça önemlidir. Öğrencilere erken yaşlardan itibaren eleştirel düşünme, tartışma kültürü, iletişim becerileri ve sorumluluk alma alışkanlıkları kazandırılmalıdır. Proje tabanlı öğrenme, öğrenci kulüpleri, münazaralar ve toplumsal hizmet etkinlikleri, gençlerin hem kendilerini ifade etmelerini hem de toplumsal sorunlara duyarlılık geliştirmelerini sağlar.

Aynı zamanda medyanın da gençlere karşı olan bakış açısını değiştirmesi gerekmektedir. Gençler çoğu zaman tembel, ilgisiz ya da sadece sosyal medya bağımlısı olarak etiketlenmektedir. Bu önyargılar yerine, gençlerin başarıları, girişimleri ve topluma yönelik katkıları daha görünür kılınmalıdır. Olumlu örneklerin öne çıkarılması, hem diğer gençleri motive eder hem de toplumda gençliğe olan güveni artırır.

Sonuç olarak, gençlerin fikirleri toplumun gelişmesi için son derece değerlidir. Onları yalnızca dinlemek değil, söylediklerini uygulamak, katkılarını görünür kılmak ve sürecin bir parçası hâline getirmek zorundayız. Gençlerin karar mekanizmalarında yer bulması, sadece gençler için değil, toplumun bütün kesimleri için daha adil, yenilikçi ve kapsayıcı bir gelecek anlamına gelir.

(Visited 5 times, 1 visits today)