Gene bir umutla sabah kalktım ve dışarı çıktım, belki su bulurum diye yanıma kova aldım. Yemek ve su bulabilmek için yola koyuldum. Yürüdüm, yürüdüm ama hala yemek ve su bulamamıştım. Ta ki bir topluluğu görene kadar.
Hemen topluluğun içine girdim ve bir de ne göreyim: Başka ülkelerden gelen insanlar yemek ve su yardımı yapıyordu. Sıraya girdim; sıra çok uzundu ama beklemek zorundaydım. O sırada etrafa bakarken bir su kuyusu gördüm. Su kuyusunu görünce çok mutlu oldum. Sıra bana geldiğinde yemeğimi alıp kuyudan su doldurdum ve çok mutlu oldum.
Hemen eve gittim ve ailemle beraber yemeğimizi yedik. İlk defa bu kadar karnım doymuştu. Hep tropikal meyveler yediğim için üzülüyordum ama artık güzel bir yemek yemiştim.
Sonra insanlar bir de oyuncak dağıtıyordu. Bana da bir tane verdiler; teşekkür edip eve gittim. Bu hediye sürprizdi ve içinden bir kale ve top çıktı. Çok mutlu oldum; artık hep dışarıda meyvelerle top oynamak yerine bu oyuncakla oynayabilecektim.
Akşam olmuştu ve yattım, gün boyunca yaşadıklarım hâlâ aklımdaydı.