Çok yorgun bir günün akşamına çok güzel uyumuştum ve uyumadan önce keşke zamanda geçmişe yada geleceğe gidebilseydim diye düşünmüştüm. Gözlerimi kapadım ve güzelce uykuya daldım. Sabah o kadar enerjik ve uykuma alarak uyandım ki, benim için çok güzel bir gün olacak diye kalktım. Evimizde alt kata indim. Mutfağımızda tanımadığımız birisi duruyordu. Beni görür görmez “Günaydın” dedi ve ekledi “Bugün zamanda istediğin zamana gidebilirsin”. Çok şaşırmıştım. Şaşkınlığın gittikten sonra, aklıma “Babamın çocukluğuna gitmek istiyorum” dedim. Adam elini omuzuma koydu ve “gözlerini kapat” dedi. Gözlerimi kapattım, açtığımda babam arkadaşları ile doğduğu ve büyüdüğü evin önünde arkadaşları ile oyun oynuyordu. Babamın çocukluk resimlerinden hemen tanımıştım. Yanlarına gittim ve “bende sizinle oynayabilir miyim” dedim. “Evet” dediler. Basketbol, futbol, saklambaç ve körebe oynadık. Çok güzel vakit geçirdik. Eski zamanlarda telefon olmadığı için bütün çocuklar sokakta oyun oynuyorlardı. Çok hoşuma gitti. Oyunlar bittikten sonra dinlenmek için bir evin önündeki merdivenlere oturduk. O arada ben babamın çocukluğuna dönerek “ben senin gelecekteki oğlunum, ben gelecekten seni görmek için geldim ve seni gelecekte bekliyor olacağım” dedim. Babamın çocuk hali çok şaşırmıştı. O anda babamın şaşırmış yüz haline bakarken bende garip şeyler olmaya başladı, başım dönüyor sanki bir spiral içinde döne döne yukarı çekiliyordum, sanki bir seyahat içindeydim. Gözlerimi açtığımda her şey eski hale dönmüştü. Evimdeydim. Ama beni zamanda yolculuk yaptıran adam mutfağımızda yoktu. Anneme sordum “o adam nerde” dedim. Annemde “evde ailemizin dışında kimsenin yok” dedi. Ne inanılmaz bir gündü.
