Ata’m ile Bir Gün

ğer tarihteki bir karakterle bir gün geçirme imkanım olsaydı, şüphesiz birçok seçenek arasında seçim yapmak zorunda kalırdım. Ancak öyle bir isim var ki onu seçme şansım varken diğer seçenekleri düşünmeden kararımı verirdim. Bu isim tahmin edebileceğiniz gibi, Mustafa Kemal Atatürk’tür.

Atatürk ile bir gün geçirme fırsatım olsaydı, bunu geçmişte değil, günümüzde gerçekleştirmek isterdim. Çünkü ona bizlere emanet ettiği bu güzel ülkenin bugünkü durumunu göstermek, karşılaştığımız zorlukları ve kaydettiğimiz ilerlemeleri anlatmak isterdim.

Güne, Atatürk’ü Anıtkabir’e götürerek başlardım. Ona orada bulunan eşyalarının nasıl korunduğunu ve kendisi için hazırlanan mozolenin ne kadar görkemli olduğunu gösterirdim. Ardından, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ziyaret ederek grup toplantılarının nasıl gerçekleştiğini, meclisteki atmosferin günümüzde nasıl olduğunu anlatırdım. Daha sonra, Dolmabahçe Sarayı’na giderdik. Ona, bu tarihi yapının günümüzde bir müze haline geldiğini ve ziyaretçileri ağırladığını belirtirdim. Sarayın hemen yanında yer alan Beşiktaş’ın stadını da görmesini isterdim; belki de modern futbol hakkında sohbet ederdik.

Tüm bu gezintinin ardından, son saatlerimizi daha sakin bir ortamda geçirmek isterdim. Atatürk ile karşılıklı oturup çay veya kahve eşliğinde uzun uzun sohbet eder, onun fikirlerini dinler ve geçmişle günümüzü kıyaslamasını heyecanla beklerdim. Böylece, unutulmaz bir günün sonunda, Atatürk ile geçirdiğim değerli anların hafızama kazındığını bilerek günü tamamlamış olurdum.

(Visited 18 times, 1 visits today)