Bana göre, çocuklara yaşanabilir bir dünya bırakmak ormanları korumakla başlar. Yeşil alanları, parkları ve bahçeleri titizlikle korumalı, ağaç ve fidan dikimini artırmalıyız. Hayvanlar için onların doğal yaşamına uygun alanlar oluşturabiliriz. Fabrika bacalarına filtre takarak hava kirliliğini azaltır, böylece ozon tabakasının delinmesini engellemiş oluruz.
Daha temiz enerji kaynaklarına yönelmek de çok önemlidir. Örneğin; rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir kaynaklar hem çevreye zarar vermez hem de sürdürülebilirdir. Denizlere dökülen petrol atıklarını engelleyerek deniz canlılarının zehirlenmesini ve dolaylı olarak insan sağlığının bozulmasını önleyebiliriz.
Geri dönüşüm kültürünü yaygınlaştırmalıyız. Evlerde, iş yerlerinde ve restoranlarda daha fazla geri dönüşüm kutusu kullanarak atıkları ayrıştırabiliriz. Ayrıca, çok katlı büyük siteler yerine bahçeli, az katlı evler planlanırsa hem gürültü kirliliği azalır hem de komşuluk ilişkileri gelişir. Bu da insanların daha mutlu ve huzurlu yaşamasını sağlar.
Okula ya da işe giderken bisiklet ya da toplu taşıma araçlarını tercih ederek hem çevreyi koruyabilir hem de ozon tabakasının zarar görmesini önleyebiliriz.
Unutmayalım ki ağaçlar dünyanın akciğerleridir. Onları korumak, dünyanın nefes almasını sağlamak demektir. Bu da gelecekteki çocuklara sağlıklı ve yaşanabilir bir dünya bırakmak anlamına gelir.
Eğer gelecekteki çocukların güzel bir dünyada yaşamasını istiyorsan, bir fidan dik. Böylece hem kendini hem çocukları hem de dünyanın hayatını kurtarmış olursun.