”Kaan topu yine çok uzak olan Koru kapısının önüne atmıştı. Hemen gidip topu aldım. Sonra arkasında bir anahtar gördüm. Bu anahtar beni bir kapıya götürdü. Anahtarı deliğe soktum. Bir anda ışınlandım ve ” bir laboratuvarın içindeyim.” dedim. Çok şaşkın ama bir o kadar da heyecanlıydım. Yüzlerce alet, edevat ve makine vardı. Anahtar ”Hadi evine dön ve plan yap.” dedi. Çok şaşırmıştım. 9 hadi 10 dakika olmuştu. Sanırım zamanın dengesini kırmıştım. Daha sonra eve döndüm. Evde planlama ve zamanın dengesini nasıl kırdığımı düşündüm. Kafam çok karışmıştı, bunları unutmak için uyudum.
Uyandığımda bir planım vardı. Okula gider gitmez bir kağıda planımı ve gerekenleri yazıp, çizdim. Sonunda teneffüs olduğunda laboratuvarda karışım iksirimi yaptım. Karışım iksirim işe yaramıştı. Bu yüzden iksirimle Anonim Şirketlerine başvurdum. Hemen seri üretime geçti. Bu sırada çaycılar da çaylara artık hep iksirimden döktü. Ben de iksirim çok ünlü olduğu için adını çok havalı olmasından dolayı “Hastalık Yok-Eder 5000 serisi” koydum. Artık çok ünlü olan süper zekâ ödülünü alan ilk kişiydim. Tüm bilim insanları beni tebrik etti. Bu yüzden onlara sırrımı söyledim : Ben sadece bilim yada sadece kimya değil ikisini aynı anda yaptım.” dedim. Sonra büyük bir alkış koptu.
