Bir gün yatağımdan yeni kalktım. Kendi kendime “Keşke biri kahvaltı hazırlasa da yorulmasam” diyene kadar çok huzurluydum. Ta ki aniden “Puf” diyen bir ses duyana ve kahvaltıyı hazırlayana kadar. Çok korkmuştum. Elime bir tava alıp evin içinde etrafa bakmaya başladım. Ta ki aniden onun buraya gelmesini dileyene kadar. Birden tekrar “Puf” diyen bir ses duydum ve gözlerime inanamadım. İzlediğim filmlerden birinde gördüğüm bir periydi. Çığlık attım ve elimdeki tavayla kafasına vurdum. Nefes nefese kalmıştım. Periyi birkaç kez dürttükten sonra uyandı. Çok başının döndüğünü ve iyi hissetmediğini söyledi. Onu kucağıma alıp oturma odasındaki kanepeye koydum ve üzerini örttüm. Mutfağa gidip ona sütlü kahve yaptım. Sonra peri uyandı ve beni çağırdı. Hemen geleceğimi söyledim. Kahveler bitince yanına gittim. Adını sorduğumda bana adının Vanda olduğunu söyledi. Ona neden ve niçin geldiğini sorduğumda, kocasını ve küçük kızını sadece benim kurtarabileceğimi söyledi. Ama bende özel bir şey yoktu. Hayır, ailede de öyle bir şey yoktu. Vanda’ya özel olmadığımı söylememe rağmen, bende özel bir şey yoktu, dinlemedi. Ne demek istedin, seni bana gönderdiler. Ama bir şey merak ediyordum. Vanda’ya döndüm ve ona kimin özel olduğumu söylediğini sordum. Vanda bana polis köpeğinin ona bunu ve şunu söylediğini söyledi. Elbette tekrar şok oldum. Neden? Çünkü ona polis köpeğinin kitabını okuduğumu söylediğimde, bizim Vanda da şok oldu. Şimdi onlara ne yapmamız gerektiğini sormanın zamanı gelmişti. Vanda bana onları kurtarmamız gerektiğini söyledi. Ama ben hiç de öyle bir ruh halinde değildim, ama neyse. Vanda bana planını anlattı ve çizgi filme geçtik. Sonunda planı uygulamaya koymaya başladık. Ben film karakterlerini kurtaracaktım ve Vanda çizgi film karakterlerini kurtaracaktı. Plan mükemmel işledi. Şimdi bunu kimin yaptığını bulma zamanıydı. Bunu yapan kişiyi hemen bulduk. Evet, birkaç tahminde bulunacağım. Hayır mı? Tamam, köpek polisinin düşmanı kedi “Mırna”ydı.
SON
