Günümüzde teknoloji artık hayatımızın bir parçamız haline gelmiştir. Akıllı telefonlar ve tabletler ile bilgiye ulaşmak, uzaktaki insanlarla iletişim haline geçmek epeyce hızlanmıştır. Ancak teknolojini zamanla ilerlemesi sonucunda birçok insanlarda ve topluluklarda teknolojiye bağımlı olmak gibi bir sorun yaratmıştır. Teknolojiye durmadan tekrar ve tekrar bakmaya ve sonucunda kontrolsüz bir şekilde bakmaya dijital bağımlılık denir. Dijital bağımlılık insanlarda uzun vadeli olumsuz sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Dolayısıyla bu bağımlılığın önlenmesi için çeşitli önlemler bulunmaktadır.
Öncelikle bazı insanlar için, dijital cihazları kullanmaya sınırlamalar getirilmelidir. Eğer ki kişi kendisini kontrol edip durdurabiliyorsa henüz bağımlı olmamış, yine de bazen yapmalıdır. Ancak kişi kendisini kontrol edemeyip dijital cihazı kullanmaya devam ederse başka insanlar veya uygulamalardan yardım alabilir. Böylece kişi dijital cihazı kullanmak istese de dijital cihaz çalışmayacaktır. İnsanlar günü belli saatlerinde dijital cihazları kullanmayı bırakıp fiziksel aktiviteler yaparak daha sağlıklı bir vakit geçirmelidir. Örneğin evde telefona bakıp sosyal medyayı izlemektense dışarıya çıkıp biraz yürüyüş yapmak kişi için daha sağlıklı ve daha kaliteli zaman geçirmiş olacaktır. Aynı zamanda kişi dijital detoks metodunu uygulayabilir. Dijital detoks akıllı telefon, tablet, bilgisayar ve sosyal medya uygulamalarından uzaklaşmak anlamına gelir. Kişi, dijital dünyadan uzaklaşarak zihinsel sağlığına odaklanabilir, konsantrasyonunu artırabilir ve uyku kalitesini iyileştirebilir ve ruh sağlığında iyiye giden bir değişime sokar. Dijital detoksu uygulayan ve kişiye iyi geldiğini düşünen birçok insan vardır.
Okulların da bu konuda büyük bir sorumluluğu vardır. Öğrencilere daha erken yaşta dijital bağımlılığın ne olduğu öğretilmelidir. Sonuçta 21. yüzyılda her yerde teknolojik alet var ve çocukların bağımlı olmaması çok önemlidir. Bu nedenle okulların büyük bir sorumluluğu vardır. Toplumsal düzeyde ise medya ve kamu kurumları aracılığıyla farkındalık kampanyaları yürütülmelidir. Televizyon, radyo ve sosyal medya gibi platformlarda dijital bağımlılığın zararları hakkında bilgilendirici içeriklere yer verilmelidir. Ayrıca sağlık kurumları dijital bağımlılığı bir halk sağlığı problemi olarak ele almalı ve bu konuda tedavi programları geliştirmelidir.
Sonuç olarak, dijital bağımlılık modern dünyanın ciddi bir sorunudur ve bu sorunla mücadele etmek hem bireylerin hem de toplumların sorumluluğundadır. Bilinçli teknoloji kullanımı, eğitimle desteklenmiş farkındalık ve toplumsal iş birliği sayesinde dijital bağımlılığın olumsuz etkileri azaltılabilir. Yoksa, bireylerin sosyal ilişkileri zayıflayacak, toplumda yalnızlık ve psikolojik sorunlar artacaktır. Bu nedenle dijital dünyada dengeli bir yaşam kurmak artık bir tercih değil, bir zorunluluktur.