Sabah kalktığımda ilk işim bir su kaynağı bulmak olurdu. Su kaynağından su içip elimi yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçalardım. Ardından bir ateş yakmaya çalışırdım. Ateşi başarıyla yaktıktan sonra üstünde yumurta pişirirdim. Kahvaltımı yaptıktan sonra dışarı çıkar, bisikletime binip doğaya doğru yol alırdım.
Doğada yürüyüş yapıp biraz dinlenirdim. Yere uzanıp bulutları şekillere benzetir, etrafı izlerdim. Çam ağacı dallarını toplar, dikenlerini ayırarak kendime hasır örerdim. Ayın sonunda bu hasırlardan güzel bir sepet yapardım. Ayrıca sarmaşıklardan kendime bir halat yapardım.
Bir sandal bulup derede gezerdim. Sandaldan sonra tekrar bisikletime binip eve giderdim. Gece olunca çatı katına, pencereye ya da çatıya çıkar, yıldızlarla dolu semaya bir müddet bakardım. Sonra tekrar eve girip yatağıma uzanır, penceremden ayı ve yıldızları izlerken doğanın melodilerini dinleyerek rüyaların başladığı sihirli dünyaya dalardım.
