Benim adım Ege. Bir gün, oyun oynamak için arkadaşım Kerem’in evine gittim. Apartmanlarının bulunduğu yere vardığımda güvenlik görevlilerine Kerem’i görmeye geldiğimi ve İstiklal Apartmanı’na gideceğimi söyledim. Sonra binaya girdim.
Apartmanın içerisi yoğun bir sisle kaplıydı. Ne olduğunu anlayamıyordum. Etrafa baktım ama her yer bulanıktı. Bir asansör ve bir merdiven vardı. Asansöre yöneldim, düğmesine bastım ama çalışmadı. Mecburen 15. kata kadar merdivenle çıkmak zorundaydım; Kerem’in dairesi oradaydı, en azından öyle hatırlıyordum.
Yukarı çıktıkça her bastığım basamağın arkamdan kaybolduğunu fark ettim. Sanki düş görüyordum. Gözlerimi ovuşturdum ama merdivenler kaybolmaya devam etti. Geri dönüşü olmayan bir yola girmiştim. Bir ses duydum; biri bana yaklaşıyordu. Çok korkmuştum. Hem yorgun hem de dehşet içindeydim ama geri dönemezdim.
Sonra cebimde telefonum olduğunu hatırladım. Lakin ne yazık ki şarjı bitmişti.
Sonunda 15. kata vardım ve Kerem’in dairesi sandığım kapıya hızla vurdum. Kapı açılmadı. Arkadaki sesler iyice yaklaştı. Zaman daralıyordu. Tam bir mucize dilediğim anda sesler daha da arttı. Bitkin hâlde kapının önüne yığıldım. Beklemeye başladım.
Sesler artmaya devam etti. Tam o sırada değişik bir canlı gördüm. Her zaman gülümsüyordu. Beni yakaladı. Kaçmaya çalıştım ama başaramadım. Ağzımı bantlayıp beni bir çuvala koydu. Sonra bir makinenin içine girdi. Nereye gittiğimizi bilmiyordum. Çok korkuyordum. Gözlerimi açtığımda gördüklerime inanamadım. Garip bir vücuda sahip bir yaratık gördüm. Konuşmaya başladı:
“Benim adım Zozo,” dedi. “Seninki?”
Ben de “Ben Ege,” dedim boğuk bir sesle.
“Korkutucu görünebilirim ama aslında kötü bir niyetim yok. Burası Duygular Kıtası; biz duyguların yaşadığı büyük bir diyarız. Aslında seni kaçırmazdım ama sen beni gördün ve insanların bu diyarı da keşfetmesini istemem. Eğer sana güvenebilirsem seni serbest bırakırım,” dedi. Kimseye söylemeyeceğime söz verdim ve beni tekrar sitenin girişine bıraktı.
Asansörden yukarı çıktım ve Kerem’in evinin kapısını çaldım. Kerem kapıyı açtı, “Hoş geldin,” dedi. Güzel bir gün geçirdim ve evimin yolunu tuttum.
