
2024 yılının yaz ayı tatili bitmek üzereydi. Artık Marmara Denizinde bulunan Avşa Adasındaki Dedemin Otelinden ayrılarak Ankara’ya okul hazırlıkları için gelmeliydik. Valizleri annem topladı. Bende yardım ettim. Çok sıcaktı. Dedem bizi feribot iskelesine bıraktı. Ada olduğu için sadece yolcu gemisi ile seyahat edilebiliyordu. Geminin kapakları açılınca, annem ve ablam ile birlikte valizleri en alt kattaki arabaların olduğu yerde korunaklı bir yere çektik.
Biz 1’inci kata çıktık, bir baktık ki hiç boş koltuk yoktu. 2’inci ve 3’üncü katta çok doluydu. Dışardaki koltuklarda oturmak istemiyorduk çünkü çok sıcaktı. Olduğumuz yerde terliyorduk ve her yer güneşti. Annemin aklına aniden bir şey geldi. Gelin çocuklar dedi ve araçların park ettiği, valizlerimizin olduğu yere gittik. Valizlerin olduğu yer gölge, serin ve denize bakabiliyorduk. Annem valizleri yan yatırarak koltuk gibi yaptı ve biz üstüne oturduk. Gölge de, serin, denize bakarak, eğlenerek 2 saat vapur yolculuğu yaptık. Belki de yukarıdaki yolcu koltuklarında olsaydık bu kadar eğlenemezdik. Vapur Bandırmaya yaklaşırken, babamın bizi iskelede beklediğini gördüm. Çok sevinçliydik. Ankara’ya kadar eğlenerek geldik.
