Bir ev düşünün, öyle bir ev olsun ki hayalleriniz gerçekleşsin. Kimisi âlemin en rahat yatak odasını ister kimisi en büyük balkonu. Belki şık bir banyo istersiniz ya da dev bir havuz. İşin aslı, herkes “hayal” kavramı denince genellikle önce keyfini düşünüyor. Bence öncelikle can derdi düşünülmeli. Dünyanın bin bir türlü hali var ve bu, zengini için de geçerli fakiri için de. Her insanın bir hayatı vardır. O hayat tehlikedeyken, yerle bir olmuşken, o rüya gibi görünen keyfin ne anlamı kalır ki?
Bir evim olsun isterdim. Gerçek anlamda güvenli olsa hayatımı kötülükten arındıran bir filtreyle temizleyip beni mutlulukla baştan yazsa… Ne bir aile derdi olsa ne de bir para derdi. Ne bir ağlama sesi duysam ne de bir bağırma sesi… Afetleri geri yansıtsa hiç can derdim olmasa. Çok şova gerek yok. Bana yetecek kadar eğlence aleti, hayati ihtiyaçlarım ve ailem olsa yeter. Geri kalan her şey lüks (ve bana göre gereksiz). Hayatımı garantiye aldıktan sonra kendi keyfimi uğraşarak kazanmama kim engel olabilir ki?
