HAYALİMDEKİ HAYAT

Bir sabah uyandığımda, sanki üç binli yıllardaymışız gibi bir hisse kapıldım ve anladım ki bu duygu gerçekten doğruydu. Gözlerimi açtım ve her şey konuşuyordu, hatta yatağım bile. İlk başta şaşkınlıkla baktım ama her şey o kadar doğal bir şekilde konuşuyordu ki bunun bir rüya olmadığını fark ettim. Uyandıktan sonra, hemen elimi yüzümü yıkayıp gözlüğümü takmak için odama gidecektim ama bir şey fark ettim: Gözlüğüm uçarak bana doğru geldi! Bu, aslında benim için büyük bir avantajdı çünkü artık tatillere çıktığımda gözlüğümü evde unutsam bile hemen çağırıp daha net görebilecektim.

Ancak bu sadece ev eşyalarım için değil, dışarıdaki her şey için de geçerliydi. Sokak lambaları, kaldırımlar, arabalar ve evler bile sanki canlıymış gibi konuşuyordu. Her şey sanki farklı bir dünyada yaşıyormuş gibi inanılmaz bir şekilde canlıydı. Günün ilerleyen saatlerinde arkadaşlarımı çağırıp oyun oynamak istedim ama ilginç bir şekilde yanımda gerçek arkadaşlarım yerine hologramlarımla karşılaştım. Yine de, hologramlar o kadar gerçekçiydi ki sanki gerçek arkadaşlarımmış gibi davrandılar.

Bundan sonra, yürümemize gerek yoktu, dedim ve tam o anda koltukta uyuya kaldım. Hayalimdeki gibi bir hayat yaşıyordum, her şeyin mümkün olduğu, olağanüstü bir dünyada…

(Visited 3 times, 1 visits today)