Bugünlerde hayatın temposu gün geçtikçe artıyor. Trafik, okul, iş, fiziksel ve ruhani sorunlar derken, hayatımız her geçen gün biraz daha zorlaşıyor. Bir yandan insanlar hayatın zorluklarıyla yüzleşmeye çalışırken, bir yandan da zihinlerini biraz olsun rahatlatmak; sanki gökyüzünde, sırtlarında hiçbir yükleri yokmuşçasına usul usul süzülen kuşların ferahlığına kavuşmak istiyorlar. Peki, bu yoğun hayat temposunda insanlar yaşamlarını bir metropolde mi, yoksa küçük, sessiz ve sakin bir kasabada mı sürdürmeyi tercih ederler?
Öncelikle kasabada yaşamayı tercih eden insanların bakış açısından bakacak olursak; kasabalarda komşuluk ve arkadaşlık ilişkileri şehirlere kıyasla çok daha güçlüdür. Çünkü kasabalılar aynı çevrede yaşadıkları, aynı sokaklarda yürüdükleri, aynı markete gittikleri ve dolayısıyla sürekli birbirlerini görüp iletişim hâlinde oldukları için, bir süre sonra birbirlerine güven duygusu beslemeye başlarlar. Bu güven duygusu sayesinde, birbirlerine önyargıda bulunmadan, çekinmeden ya da rahatsızlık duymadan kolaylıkla günlük işlerinde yardım isteyebilirler. Genel olarak bu tür ortamlarda herkes birbiriyle iş birliği içinde olur. Bu durum, şehirlerde çoğu zaman sahip olamadığımız samimiyeti ve içtenliği beraberinde getirir. Ayrıca kasabalarda trafik, şehirlere göre oldukça azdır. Trafiğin az olması, insanların kasabaları tercih etmesinde oldukça önemli bir etken hâline gelmiştir.
Öte yandan metropolde yaşamayı tercih eden insanların bakış açısına göre değerlendirme yapacak olursak; metropollerde kasabalara kıyasla çok daha fazla, çeşitli ve gelişmiş iş imkânları bulunmaktadır. Metropollerin ulaşım olanakları da oldukça gelişmiştir. Örneğin metro, otobüs, tramvay, taksi gibi araçlarla şehir içinde ulaşım son derece kolaydır. Bunun yanında, büyük şehirlerde eğitim olanakları hem fazla hem de çeşitlidir. Sağlık hizmetlerinin gelişmişliğini de unutmamak gerekir. Ayrıca, sanatsal ve kültürel bakımdan metropoller; kasabalarda olmayan birçok sergi, tiyatro, bale, müzikal, konser, sinema ve benzeri etkinliklere ev sahipliği yapar. Dolayısıyla, şehir hayatı bireylere daha geniş bir yelpazede deneyim sunar.
Sonuç olarak, kasabada yaşamanın da metropolde yaşamanın da birçok olumlu ve olumsuz yönü bulunmaktadır. Daha sakin, huzurlu ve samimi bir yaşam isteyenler için kasabalar uygun bir tercih olabilir. Ancak, olanakları geniş, sosyal ve ekonomik bakımdan daha gelişmiş bir ortam arayanlar için metropoller daha cazip bir seçenek olarak öne çıkar. Kısacası, yaşanacak yer seçimi; kişinin beklentilerine, yaşam tarzına ve önceliklerine göre değişkenlik gösterebilir.