Issız Adada Keşif

Bir gün uyandığımda bilmediğim bir yere gelmiştim. Görevliler beni uçaktan attığında buraya geldim. Çok kötü. Çok korktum çünkü burada bir yemek kırıntısı bile yok. “Hey bavulumu geri verin! Yoksa pişman olursunuz.” Haydi adayı gezelim. Telefonum burada ama internet yok. O zaman pusulamı kullanayım ama o da çalışmıyor. Güzel bir koku var. Bu bir et, hemen oraya gitmeliyim. Şşşt! Kabileler. Onlarla arkadaş olmaya çalışacağım. Aaa, arkadaş olduk. Bir tanesi gri ama diğerleri kahverengi. Nasıl oluyor? Ayrıca çok geveze. Onlar akıllı çünkü telefon ve pusulayı tamir ettiler. Su kaynakları da var. O da bir gölet. Nasıl mı? Su da kendi yansımanı görürsen ses çıkıp, bir bardak su veriyor. Yeni bir evcil hayvanım oldu oda Aksılotın, çok şirin. Bu arada orada gemi de varmış. Ama ben biliyor muydum? Hayır. Gemiye binip Türkiye’nin Karadeniz tarafına gittik. Sonra otobüsle Ankara’ya gittik. Bu arada şu uçak var ya, yanlışlıkla Hindistan’a gitmişler. Haydi günlüğümü okuyun.

01.05.2000

Sevgili Günlük,

Birinin gri olmasının sebebi özel olmasıymış. Adada muz ağaçları, timsahlar ve maymunlar varmış. He, bu arada aksılotının ismi Aksılot. Herkes mutlu oldu.

Son.

 

(Visited 3 times, 1 visits today)