Bir sabah, her sabah olduğu gibi, cırtlak alarm sesine uyanıp okula gitmek için alelacele servise bindiğim zaman şu manzara ile karşılaştım: Herkes telefonlarının içine gömülüydü ve başlarını kaldırma gibi niyetleri de yoktu. Bütün servis sessizlik içindeydi. Bu da bana şunu düşündürdü: Bugünün çocukları geçmişe göre aslında daha mı yalnız?
İlk bakışta aslında daha az yalnızlar gibi görünebilir: Daha çok akran, iletişim için daha çok imkan, isteklere uygun daha çok alternatif ve daha neler… Ancak yakından bakınca daha farklı görmeye başladım: Bugünün çocuklar etraflarında o kadar çok insan olmasına rağmen daha yalnız. Sonra bunun nedenlerini düşünmeye başladığımda kendime sonra da yakınımdaki insanların hayatına bakmaya başladım ve fark ettim ki insanların hayatları giderek daha meşgul olmaya başladı. Uzun eğitim saatleri üzerine okul dışı yapılan ekstra aktiviteler de eklenince insanların karşılık etkisi de azalmakta. Aynı şey ebeveynler için de geçerli. Ebeveynler uzun mesai saatlerinden sonra eve gelince düşündükleri ilk şey çocukları ile olmak değil. Herkes o kadar meşgul oldu ki herkes kendi derdi peşinde.

İkinci sebep ise, bu kadar çok alternatiflerin olması. Çocuklar şu anda ne kadar teknoloji yardımı ile kendileri için ne kadar çok olumlu şeyler elde edebileceğinin farkında. Eğlenceden sağlığa, spordan eğitime her konu için bir teknoloji söz konusu. Sinemaya gidip eğleneyim, spor yapayım, şu uygulama ile kalorimi takip edeyim, şu uygulama ile akademik başarımı geliştireyim derken insan kendisi ve sevdikleri ile baş başa kalamamakta. O kadar çok uyaran bulunmakta ki çocuklar ve genel olarak insanlar hiçbir zaman kendisi ile birlikte olabildiği bir zaman yok. Buna bir örnek olarak servis örneği mevcut. Çocuklar imkanlardan en iyi biçimde faydalanayım derdinde iken kendilerini yalnızlaştırdıklarını fark etmiyorlar. Uyaranlar, teknolojiler ve teknolojilerin doğurduğu yeni imkanlar, biz fark etmeden bizi insanlardan uzaklaştırmakta. Sonuncusu ise ihtiyaçların karşılanmasının kolaylaşması. Bu durum bize zamandan tasarruf sağlarken insanlar ile olan etkileşimimizi azaltmakta. Buna örnek verecek olursam, eskiden, annem hep bakkala ekmek almaya gidermiş. Bakkala gittiğinde ise bakkaldaki Mehmet Amca ile sohbet etmeden çıkmazmış bakkaldan. Ancak günümüzdeki çocuklar ne bakkala gidip bakkaldaki amca ile sohbet ediyor, ne de restoranda yemek yerken garsonlarla, diğer yemek yiyen insanlarla iletişim kuruyor. Onun yerine kurye ile çevrim içi siteler aracılığıyla sipariş edip, evlerine kuryeler ile bir etkileşim dahi kurmadan getirtebiliyorlar. Bu harcanan zamandan tasarruf ettirdiğine dair bir şüphe yok ancak insanlar arası etkileşimi de azaltmakta mı? Kesinlikle.
Sonuçta fark ettim ki ilerleyen teknoloji, gelişen imkanlar ve giderek daha meşgul olan akranlar ile büyükler, biz çocukları daha da yalnızlaştırıyor. Eskiye kıyasla şehirler kalabalıklaştı, insanlar arası rekabet arttı, bunların arasında artması gereken tek şey de azaldı. O yüzden, bugünün çocukları, aslında bir kalabalık içinde yalnızlar, yalnızlaşıyorlar.
