Cumartesi sabahı erkenden uyandım. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Kahvaltı yapmadan önce üstümü giyindim. Tam mutfağa geçecektim ki aklıma köpeğime mama vermediğim geldi.
Mamasını verirken bir şey fark ettim. Sanki bazı sesler duyuyordum. Kulak kabartınca şaşkınlıktan dona kaldım. Köpeğim benimle konuşuyordu! Ona “Merhaba” dedim ve o da gerçekten bana cevap verdi. İlk başta çok şaşırdım ama sonra heyecanlandım.
Kahvaltıdan sonra köpeğimi dışarı çıkardım. Yolda onunla sohbet ettik. Merak ettiğim bir şeyi sordum:
“Seni severken bazen seni gıcık ediyor muyum?”
Köpeğim hafifçe başını salladı ve “Evet.” dedi. Gülmeden edemedim.
Köpeğimle iletişim kurabiliyorsam, belki diğer hayvanlarla da konuşabilirim diye düşündüm. Eve gidip bir çanta hazırladım ve hayvanat bahçesine gittim.
İlk konuşmaya çalıştığım hayvan bir maymun oldu. Ona muz vereceğimi söyleyince hemen yanıma geldi ve birlikte sohbet ettik. Sonra biraz korktuğum hayvanların yanına gitmeye karar verdim. İlk olarak yılan, ardından da örümceklerle iletişim kurmaya çalıştım. Açıkçası, konuşmak bile ürkütücüydü ama onların da anlatacakları vardı.
Daha sonra daha sevimli hayvanların yanına gittim. Onlarla konuşmak çok daha keyifliydi. Gerçekten çok eğlenceli bir gün geçirdim.
Akşam eve döndüğümde anneme başımdan geçenleri anlattım. O da çok şaşırdı ve “Bu durumu öğretmenine anlat.” dedi.
Ertesi gün okulda sınıfa her şeyi anlattım. Arkadaşlarım büyük bir ilgiyle dinlediler. Sonra okul bahçesindeki hayvanlarla konuştum ve onların söylediklerini sınıfa aktardım. Herkes bu özelliğimi çok beğendi.
