Aerial view of Lower Manhattan at sunset. New York. USA

Metropoller ve Kırsal Hayat

Yetişkinlik hayatımı nerede geçirmek istediğim benim için oldukça önem taşıyan bir konu çünkü hem şehir merkezlerinin hem de kırsal alanların benim için büyük uygunluk taşıdığını düşünmekteyim.  Benim bakış açıma göre yetişkin hayatı iki bölüme ayrılıyor: aktif çalışma ve dinlenme bölümü. Aktif çalışma kısmı iş hayatına başladıktan sonra 30 ila 40 yıl, belki daha fazla, emekliliğe kadar olan süreyi ve dinlenme bölümü de emeklilik ve sonrasını ele alır.

Aktif bir şekilde çalışırken hayatınızın neredeyse her günü –tabi ki tatilleriniz haricinde- iş yerinize gidersiniz. Bu yüzden işinize gidip gelişinizin sizin için rahat olması için ya eviniz iş yerinize yakın olmalı ya da yolunuzun üstünde alternatif rotalarla birlikte toplu taşıma araçlarının olması lazım. Bu sebepten ötürü metropollerde yaşamak kırsalda yaşamaktan çok daha mantıklı geliyor kulağa.Çünkü sonucunda hem daha az para hem de zaman harcıyorsunuz. Bunun pozitif yanları arasında ayrıca sevdiklerinize ve kendinize daha fazla zaman ayırabilme, hobilerinizle uğraşmak için fırsat ve de kendinizimeslek alanınızda geliştirmek için hem daha fazla zaman hem de daha çok olaslık buluyorsunuz. Ne yazık ki negatif yanları arasında şehir merkezlerindeki hava, su ve ses kirliliği; aşırı nüfuslaşmadan doğan yoğun trafik ve trafik kazaları, yeşilleşmenin az oluşu, su ve elektrik kesintileri ve daha nicesi var. Bununla birlikte kimi metropoller özellikle genç yetişkinlere yönelik oluyor. Örneğin Ankara’daki Bahçeli ve Tunalı. Her iki semtte de bu yaş grubundaki insaların hoşuna gidecek şeyler olduğu için kimi insanın da bu tip şehirlere yerleşmek için yöneldiğini düşünüyorum.

Bununla birlikte kırsal hayat da kulağa oldukta ilgi çekici geliyor. Oranın temiz havası, doğası, sakinliği… Düşününce çok güzel geliyor. Benim kişiliğim zaten çok baskıya uygun değil, zaten bir şey olmadıpında bile hemen gerginlikten kendimi yiyip bitiriyorum. Benim gibi bir kişiliğe sahi insanlara tam uygyn bir yer. Şehir hayatı gibi değil, ne hava kirliliğe ne ışık ne de ses kirliliği var. Orada yetişen ürünler sade, doğal, katkı maddesi yok. Sağlık açısından inanılmaz bir yer, üstelik yeşil alanları fazlalıkta oldupu için egzersiz fırsatı da geniş ve stres hissetmenizi çok olası kılmıyor. Ancak buranın da metropoller gibi negatif yönleri var. Öncelikle sessizlil bir yerden sonra fazla gelirse sizin için, size göre bayağı delirtici bir etken olur. Ayrıca şehir merkezindeki bazı olanaklar kırsal alanarda bulunmuyor. Mesela hastaneler bile bulunduğunuz yerin kilometrelerce uzağında bulunabiliyor. Bu olanaklara ulaşabilmek için hem kişisel aracınızın olması gerekiyor hem de yeterli benzinizin olması. Eğer sosyalleşmeyi seven biri iseniz, kırsal hayat size oldukça can sıkıntısı verir.

BU gibi kimi sebeplerden ötürü ben gençliğimi, hala yeterli enerjim varken şehirde geçirmek isterim, ne zaman da yorulursam, örneğin emekliliğimde, kırsal alanlarda hayatımı geçirmek istiyorum.

 

(Visited 1 times, 1 visits today)