Mevsim Geçişleri Gerçekten Doğal mı?

Son zamanlarda mevsim geçişlerine bir gariplik geldiğini fark ettiniz mi? Ben şahsen baya hissediyorum. Mesela ilkbahar gelmeden direkt yaz havası başlıyor, ya da kış olması gerekirken dışarısı bahar gibi. Küçükken daha düzenli bir hava döngüsü vardı gibi geliyor. Şimdi ise ne zaman ne giyeceğimizi şaşırıyoruz. Bunun adı bence artık “mevsim geçişi” değil, “iklim değişikliği”.

 

İklim değişikliği dediğimiz olay artık sadece kutuplardaki buzulların erimesiyle ilgili değil. Bizim günlük hayatımızı da etkiliyor. Sağlığımız, tarım ürünleri, hatta psikolojimiz bile bundan etkileniyor. Bu yüzden hem birey olarak hem de toplum olarak bir şeyler yapmamız şart.

 

Bireysel olarak neler yapabiliriz diye düşününce akla ilk gelen şeyler elektrik-su tasarrufu, geri dönüşüm, daha az plastik kullanmak gibi şeyler oluyor. Bunlar küçük gibi görünüyor ama herkes yaparsa etkisi büyük olur. Toplu taşıma kullanmak, doğaya zarar vermeyen ürünler tercih etmek, bilinçli tüketici olmak da çok önemli.

 

Toplum olarak da daha büyük adımlar atılmalı. Devlet politikaları, okullarda çevre bilinci eğitimi, şirketlerin doğaya saygılı üretim yapması gibi şeyler bu işin olmazsa olmazı. Ama sadece “yukarıdan” çözüm beklemek de olmaz. Birey olarak biz harekete geçmeden, büyük sistemler de pek kolay değişmiyor.

 

Olumsuz tarafı şu: İnsanlar genelde “Ben tek başıma ne yapabilirim ki?” diye düşünüyor. Bu da harekete geçmeyi zorlaştırıyor. Ama olumlu yönü de var; artık bu konu çok daha fazla konuşuluyor. Sosyal medyada, okullarda, her yerde iklimle ilgili projeler, kampanyalar görüyoruz. Bu da farkındalığın arttığını gösteriyor.

 

Sonuç olarak mevsimler değişiyor ama bu değişim doğal değil, tamamen bizim yaptıklarımızın sonucu. Hepimizin bu dünyada bir etkisi var ve bu etkiyi iyi yönde kullanmak bizim elimizde. Küçük de olsa bir adım, geleceğimiz için çok büyük fark yaratabilir.

(Visited 5 times, 1 visits today)