– NDnice –
O gün sadece ödev yoğunluğuyla uyuya kalmıştım. Sabah annem içeriden “Kahvaltı!” diye bağırdı. Yatağımdan kalktım, üzerimi değiştirdim ve mutfağa gittim. Tam o sırada bir ses duydum: “Off, keşke bugün iş olmasa.” Kafamı kardeşime çevirdiğimde onun da “Yaaa, yumurta yemek istemiyorum!” dediğini duydum. Kimseye söylememeye karar verdim; bana inanmazlar, hatta beni deli sanabilirlerdi.
Okula gittim. O gün okulda gezi vardı ve uçağa bindik. Yanımdan geçen öğretmenime baktığımda, zihninden bir cümle geçtiğini fark ettim: “Planım tıkırında.” Tam anlam veremeden uyuya kalmışım…
Uyandığımda kendimi ıssız bir adada buldum! Sınıfımdan sadece on kişi vardı ve herkes panikle bağırıyordu: “Yardım! YARDIM EDİN!” Etrafta deniz ve kumdan başka hiçbir şey yoktu. Korkmaya başladım ve başımı ellerimin arasına aldım. Sonra o sesleri tekrar duydum — düşünceler! “Bizi kimse bulamaz…” “Keşke evde ailemin yanında olsaydım.” “Bu o pilotun suçu!”
Sesler o kadar fazlaydı ki hangisi gerçekte söylenmiş, hangisi sadece düşünceydi, ayırt edemiyordum. Biraz uzaklaştım ve bir kayaya oturdum. O sırada en yakın arkadaşım Aslı yanıma geldi. Ama onun zihninden şu cümle geçti: “O biliyor… Her şeyi o yaptı.” Dayanamayıp sordum: “Kim? Ne diyorsun sen?” Aslı şaşkınlıkla yüzüme baktı. “Ben… bir şey demedim.” Eyvah! Onun düşüncesine cevap vermiştim. Artık beni gerçekten deli sanacaktı.
Gözlerimi sımsıkı kapadım ama düşünceler hâlâ beynimde yankılanıyordu. Sonra o sesi duydum: “Planım işe yaradı.” Bu ses öğretmenimindi! Başımı kaldırdım, onu uzakta, bir kanonun içinde gördüm. Yüzü sakin, hatta rahatsız edici derecede soğukkanlıydı. Zihninden geçenleri duyabiliyordum: “Şimdi ne yapacaklarını izleyelim bakalım… Hıh, ne güzel! Bir film gibi sanki. Eğlenceli…”
Sinirden kıpkırmızı oldum. Bizi izleyip eğleniyordu! Ama bir anda gözlerimin önünde öğretmenim bir kartala dönüştü ve adanın üzerinde uçmaya başladı. Zihninden son bir cümle geçti: “Artık sıkılmaya başladım. Burada bitirsem mi oyunu?” Bir adım attım. Tam o anda büyük bir dalga geldi, ayaklarım ıslandı. Etraf dönmeye başladı. Sesler birer birer yok oldu.
Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Bütün arkadaşlarım da oradaydı. Bir doktor bana yaklaşıp “İyi misin? Ufak bir uçak kazası geçirdiniz.” dedi. Ama ben onun zihninden şunu duydum: “Bu sadece rüya mıydı, yoksa gerçekten zihin okuyabiliyor muydum?” O anda içimden geçen tek düşünce şuydu: Umarım sadece bir kâbustu…
